169O, size ancak kötülük ve hayasızlığı ve bilmediğiniz şeyleri Allah'a demenizi emreder. "O size ancak kötülüğü ve hayasızlığı emreder” onun düşmanlığını ve onu izlemekten kaçınmanın gerekliliğini beyan etmektedir. Onun süslemesi ve onları kötülüğe sevk etmesi de beyinsizliklerini vurgulamak ve değerlerini düşürmek için istiare yolu ile ifade edilmiştir. Kötülük ve hayasızlık aklın beğenmediği ve Şerîatın çirkin gördüğü şeydir. Atıf da iki sıfatın farklı olmasındandır. Çünkü o, akıllı kimseyi üzdüğü için kötü, onu çirkin bulduğu için de hayasızlıktır. Şöyle de denilmiştir: Essu' (kötülük) çirkin şeyleri içine alır, fahşa ise büyük günahlardan haddi aşan çirkin şeydir. Şöyle de denilmiştir: Birincisi içinde had (şer'i ceza) olmayan, ikincisi de şer'i ceza olandır. "Ve bilmediğiniz şeyleri Allah'a demenizi emreder". Meselâ eşler koşmak, haramları helâl etmek ve hoş şeyleri harâm etmek gibi. Bunda zanna doğrudan tâbi olunmayacağına delil vardır, ama müçtehidin vardığı şeye tâbi olmak ise şer'i bir esasa dayanan zandır. Onun vacipliği kesindir, zan ise sadece metottadır, nitekim bunu usul kitaplarında açıklamışızdır. |
﴾ 169 ﴿