3O, göklerde de yerde de Allah'tır. Gizlinizi ve açığınızı bilir. Kazandığınız şeyleri de bilir. (O Allah'tır) zamir Allah'a râcidir, "Allah” da haberidir. (Göklerde de yerde de) Allah ismine mütaalliktir, Mana da şöyledir: O, ikisinde de ibâdete layıktır, başkası değil, tıpkı şu âyet gibi "o gökte de İlâhtır, yerde de” (Zuhruf: 84). Ya da "yalemu sirreküm ve cehreküm” kavline mütaalliktir. Cümle ikinci haberdir ya da o haberdir, "Allah” da bedeldir. Zarfın sahih olması için bilinen şeyin o ikisinin içinde olması kafidir, Meselâ: Remeytüs sayde filharemi gibi, sen haremin dışında olup da avın içeride olduğu zaman "ava attım” sözün gibi. Ya da zarfı müstekardır, haber düşmüştür, Mana da şöyledir: Allahü teâlâ o ikisinde olanları en mükemmel şekilde bildiği için sanki onların içinde gibidir. Yalemu sirreküm ve cehreküm de onun açıklaması ve tespitidir, mastarın (sir ve cehrin) mütaallaki değildir, çünkü sılası ondan önce gelemez. "Kazandığınız şeyleri de bilir” hayır veya şerden, ona göre sevap veya ceza verir. Belki de gizli ve açıktan nefislerin görünmeyen görünen hâlleri, kazanılan şeylerden de organların amelleri murat edilmiştir. |
﴾ 3 ﴿