8 / ENFÂL SÛRESİ

Medîne'de inmiştir. 75 âyettir.

1

 Sana ganimetlerden sorarlar. De ki: Ganimetler Allah'ın ve Resûlünündür. Allah'tan korkun ve aranızı düzeltin. Eğer mü'minler iseniz, Allah'a ve Resûlüne itâat edin.

 (Sana ganimetlerden sorarlar) yani ganimetlerin hükmünden demektir. Ganimete nefl denilmesi, Allah'tan bir vergi ve bir lütuf olmasındandır. Nitekim devlet başkanının kendini tehlikeye atana hissesinden fazla olarak söz verdiği büyük ödüle de nefl denilmiştir.

"De ki: Ganimetler Allah'ın ve Resûlünündür". Yani onun durumu bu ikisine hâstır; Peygamber onu Allah'ın emrettiği gibi taksim eder demektir. Âyetin iniş sebebi Müslümanların Bedir ganimetlerinde nasıl taksim edilecek, kimlere taksim edilecek, Muhâcirlere mi yoksa Ensâr'lara mı diye ihtilâf etmeleridir. Şöyle denilmiştir: Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem ilgisi olanlara elde ettiği ganimetin kendine ait olacağını haber verdi. Gençler de koştular, yetmiş düşman öldürdüler, yetmiş de esir aldılar. Sonra da ganimetlerini istediler. Mal da az idi. Bayrakların yanında duran yaşlılar ve ileri gelenler: Biz sizin yardımcınız idik, dönüp bize gelecektiniz, dediler. Âyet bunun üzerine indi. Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem de onu aralarında eşit olarak bölüştürdü. Bunun içindir ki: Devlet başkanının verdiği sözü tutması lâzım gelmez, denilmiştir. Bu Şâfiî rahmetüllahi aleyhin görüşüdür.

Sa'd bin Ebi Vakkas radıyallahü anh'ten şöyle dediği rivâyet edilmistir: Bedir savaşı başlayınca kardeşim Umeyr öldürüldü. Ben de Said bin el - As'ı öldürdüm ve kılıcını aldım. Onu Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem'e getirdim, bana bağışlamasını istedim: Bu bana da sana da ait değildir; onu malların arasına at, dedi. Ben de attım, üzerimde öyle bir hâlet-i rûhiyye vardı ki, ancak Allah bilir; kardeşim öldürülmüş ve özel ganimetim elimden alınmıştı. Az gitmiştim ki, Enfâl sûresi indi. Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem bana: Benden kılıcı istedin; benim değildi. Şimdi ise benim oldu, git onu al, dedi. Hemzenin hazfi, harekesinin lâm'a nakli ve an'in nûn'unun ona idgamı ile "allenefali” okunmuştur. Ve "yeselunekel Enfâle” de okunmuştur ki, gençler onlara karşı ileri sürdüğün şartlardan sorarlar demek olur.

"Allah'tan korkun” ihtilâf edip tartışmada.

"Ve aranızı düzeltin” aranızdaki durumu yardımlaşma Allah'ın verdiği rızıkta fedakarlıkla ve işi Allah ve Resûlüne havale etmekle.

"Allah'a ve Resûlüne itâat edin” o hususta "eğer mü'minler iseniz". Çünkü îman bunu gerektirir ya da îmanınız kamil ise. Zira kamil îman da bu üçü ile olur: Emirlere itâat etmek, günahlardan kaçınmak ve arayı adalet ve iyilikle ıslah etmek.

1 ﴿