58Ey îman edenler, sağ ellerinizin sahip oldukları ile sizden erginliğe varmayanlar üç defa izin istesinler: Sabah namazından önce, öğle sıcağından elbiselerinizi çıkardığınız zaman ve yatsı namazından sonra. Bunlar üç mahrem vakitlerdir. Bunlardan sonra size de onlara da günah yoktur. Onlar sizi dolaşırlar, bazınız bazılarını. İşte Allah size âyetlerini böyle açıklıyor. Allah hakkıyla bilen, "Ey îman edenler, sağ ellerinizin sahip oldukları sizden izin istesinler". Bu da geçen hükümlerde ve diğerlerinde, onlara karşı vaatta ve onlardan yüz çevirmede tehditte itâatin vâcip olduğunu gösteren İlâhî emirlerini bitirdikten sonra geçen ahkâmın devamına dönmedir. Hitaptan maksat da erkeklerle kadınlardır, genelleme yapılarak erkek kalıbı kullanılmıştır. Rivâyete göre Esma bint Ebi Mersed'in kölesi istemediği bir vakitte odasına girdi, âyet bunun üzerine indi. Şöyle de denilmiştir: Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem, genç köle Müdlic bin Amr el - Ensârî'yi öğle sıcağında çağırması için Ömer'e gönderdi. O da içeri girdi, Ömer uyuyordu, üzeri açılmıştı. Bunun üzerine Ömer radıyallahü anh: İsterdim ki, azîz ve celil olan Allah babalarımızı, oğullarımızı ve hizmetçilerimizi bu saatte izinsiz olarak odalarımıza girmekten men edeydi, dedi. Sonra onunla beraber Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem'e gitti. Bu Âyetin indirilmiş olduğunu gördü, "sizden erginliğe varmayanlar” buluğa ermemiş hür çocuklar, ergenliği ihtilam ile ifade etmesi, en güçlü delillerinden olmasındandır. "Üç defa” bir gün bir gecede "sabah namazından önce” çünkü o, yataktan kalkma, uyku elbisesini çıkarma ve uyanıklık elbisesini giyme vaktidir. Min kabli, selase merrat'tan bedel olarak mahallen mensûbtur. Ya da mahzûf mübtedâmn haberi olarak merfû’dur: Hiye min kabli salatil fecri demektir. "Elbiselerinizi çıkardığınız vakit” öğle uykusuna yatmak için gündüz elbisesini çıkardığınız zaman "öğle sıcağından” bu da o zamanı açıklamaktadır. "Ve yatsı namazından sonra” çünkü o da elbiseyi soyma ve yatağa girme vaktidir. (Bunlar üç mahrem vakitlerdir) yani bunlar tesettürünüzün aksayacağı üç vakittir. Bunun mübteda olup haberin de arka taraf olması da câizdir. Avret lâfzının aslı bir şeye halel vermektir. AVerel mekânü (yer korumada arızalı olmaktır) recülün a'ver (görmesi arızalı, şaşı adam) demektir. Ebû Bekir, Hamze ve Kisâî selase merratin'den bedel olarak nasb ile selase okumuşlardır. "Bunlardan sonra size de onlara da günah yoktur” bu üç vakitten sonra izin istememede. Bunda izin isteme ayetine zıt bir şey yoktur, çünkü bu, çocuklarla yanına girilecek kimsenin köleleri hakkındadır, o ise ergin hürler hakkındadır. "Etrafınızda çokça dolaşırlar” yani hum tavvafune demektir ki, izin almama mazeretini beyan eden yeni söz başıdır. Gerekçe de o sırada aile fertlerinin birbirine karışmış olup çokça girip çıkmalarındandır. Bunda hükümlerin illete bağlı olduğuna delil vardır; aynı şekilde bu üç vakitle diğerlerinin farklı oluşuna da delil vardır; çünkü bunlar avret zamanlarıdır. "Birbirinize” birbirinizi dolaşırsınız demektir. "Bunun gibi” bu açıklama gibi "Allah size âyetlerini açıklıyor” yani hükümlerini. "Allah hakkıyla bilendir” hâllerinizi, "hikmet sâhibidir” size meşru kıldığı şeylerde. |
﴾ 58 ﴿