8İnsana ana babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Eğer o ikisi bilgin olmayan şeyi bana şirk koşman için seninle uğraşırlarsa, onlara itâat etme. Dönüşünüz yalnız banadır. Yaptıklarınızı size haber vereceğim. "İnsana ana babasına iyilik etmesini tavsiye ettik” onlara güzel şey yapmasını ya da aşırı güzelliğinden dolayı bizzat güzel şeyi tavsiye ettik. Vassa fiili mana ve kullanım bakımından emir yerine geçer. Şöyle de denilmiştir: O (vasiyet) kâle (dedi) manasınadır yani ona ebeveynine iyilik et, dedik. Şöyle de denilmiştir: Hünsen lâfzı gizli bir fiille mensûbtur, takdiri de tavsiyeyi tefsir eden bir sözdür yani onlara ver yahut onlara iyilik yap dedik, olur. Bu da arkadaki kısma daha uygundur. Buna göre valideyhi lâfzının üzerinde vakfetmek (durmak) güzeldir. Hasenen ve ihsanen şekillerinde de okunmuştur. "Eğer o ikisi bilgin olmayan bir şeyi bana şirk koşman için seninle uğraşırlarsa” ilahlığı hakkında bilgin olmayan şeyi, demektir. Olmamasını bilgi olmamakla tabir etmesi şunun içindir ki, doğru olduğu bilinmeyen şeyin ardına düşmek câiz değildir. Bâtıl olduğu bilinmese de böyledir, hele bir de bâtıl olduğu bilinirse (hiç ardına düşülmez). "Onlara itâat etme” o konuda, çünkü Hâlika masiyet konusunda mahluka itâat yoktur. Eğer daha önce kavl maddesi gizlenmezse mutlaka burada gizlenmelidir. "Dönüşünüz mutlaka banadır” içinizden îman edenin, şirk koşânın, ebeveynine itâat ve isyan edenin dönüşü demektir. "Ben de yaptıklarınızı size mutlaka haber vereceğim” karşılığını vermekle. Âyet Sa'd bin Ebi Vakkas ile annesi Hanıne hakkında inmiştir. Çünkü annesi onun Müslüman olduğunu işitince dîninden dönünceye kadar güneşte kalacağına, yemeyip içmeyeceğine yemin etti. Üç gün böyle kaldı. Lokman ve Ahkâf sûrelerindeki de böyledir. |
﴾ 8 ﴿