8Kendisine okunan Allah'ın âyetlerini işitir, sonra da onları işitmemiş gibi büyüklük taslamakta ısrar eder. İşte onu acıklı bir azapla müjdele. "Kendisine okunan Allah'ın âyetlerini işitir, sonra da onun üzerinde ısrar eder” küfrünün üzerinde "büyüklük taslayarak” âyetlere îmandan. Sümme edâtı durumu uzak görmek içindir, cümle de hâl yerindedir. Meselâ şu beyitte olduğu gibi: Ölüm risklerini görür, sonra da onların üzerine gider. (Onları işitmemiş gibi) keen, keennehu'dan tahfif edilmiştir, hu zamir-i şan'ı hazf edilmiştir. Cümle de hâl yerindedir. Yani işitmemiş gibi ısrar eder demektir. "İşte onu acıklı bir azapla müjdele". İsrarından dolayı, müjde ya esas manasındadır ya da alay etmek içindir. |
﴾ 8 ﴿