251

Hemen Allah'ın izniyle irade-i küfliyesiyle onları hezimete uğrattılar, onları kırıp geçirdiler. Ve Dâvud -Kendisi Tâlût'un ordusunda bulunuyordu. - Câlût'u öldürdü. Allahü teâlâ ona, Dâvud'a, Benî İsrâîl'in içinde Şemuil'in ve Tâlût'un ölümünden sonra mülk ve hikmet nübüvvet verdi. Daha bu iki şey tek bir kişide toplanmamıştı. Dilediğinden ona talim buyurdu, zırh yapma sanatı ve kuşlarla konuşmak gibi. Eğer Allahü teâlâ'nın insanların bazısını bazısıyla defetmesi olmasaydı, elbette ki, yeryüzü, müşriklerin gâlip olması, müslümanların öldürülmesi ve mescitlerin tahrip edilmesiyle fesada uğramış olurdu. Fakat Allahü teâlâ âlemler üzerine fazıl sâhibidir. Böylece bazısını bazısıyla defetmiştir.

.....insanların bazısını Nâs lâfzından bedeli bağzdır.

251 ﴿