12

"(Resûlüm) o kâfirlere de ki:

«Yakında yenilecek ve cehenneme sürüleceksiniz! Orası ne kötü bir yataktır»."

Bu kâfirlerden maksadın timler olduğu konusunda değşik görüşler ileri sürülmüştür

1- Bu kafirlerden maksad Yahudîlerdir.

İbn Abbâs'tan (radıyallahü anh) rivâyet olunduğuna göre, Medine Yahudileri, Bedir savaşında Resûlüllah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) müşriklere karşı kazandığı zaferi görünce:

"- Vallahi, bu zat, gerçekten Mûsa'nın bize müjdelediği o Tevrat'ta vasıfları yazılı ümmi peygamberdir" dediler ve Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) iman etmeye niyetlendiler. Bunun üzerine diğer bazı Yahudiler:

"- Durun bakalım, acele etmeyin; başka bir savaşını daha görelim de ondan sonra karar verelim!" dediler.

Sonra Uhud savaşında olanlar olunca, Yahudiler şüpheye düştüler. Bu arada Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile aralarıda belli bir süre için yapılmış olan muahedeyi de süresinden önce bozdular. Bu arada Benî Nadır'dan Ka'b b. Eşref altmış süvari ile Mekke'ye gitti ve nihayet Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) karşı savaşmaya karar verdiler.

İste o zaman bu âyet-i kerime nâzıl oldu.

Said b. Cübeyr ve İkrime'nin (ölm.724) İbn Abbâs'tan (radıyallahü anh) başka bir rivâyetine göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Bedir savaşında Kureyş'e karşı zafer kazanıp Medine'ye dönünce Yahudileri Kaynuka Pazarı'nda topladı ve Kureyş'in başına gelenlerin onların başına da gelmemesı için onları uyardı. Yahudiler de dediler ki:

"- Senin beceriksiz, deneyimsiz, savaş kültürü olmayan bir kavimle karşılaşıp bir fırsat yakalaman, seni aldatmasın. Sen bizimle savaşırsan, bizim ne adamlar olduğumuzu anlarsın!" dediler.

İste o zaman bu âyet-i kerîme nazil oldu. Yani ;

"- Ey Resûlüm! O Yahudilere de ki; dünyada yakın bir zamanda mutlaka mağlup olacaksınız."

Nitekim Allah Yahudilerden Benî Kureyza'nın katli, Benî Nadır'ın sürgün edilmesi ve diğer Yahudilerin de cizyeye bağlanması suretiyle va'dini gerçekleştirdi. Bu olay, Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem) nübüvvetinin hak ve gerçek olduğunu gösteren en açık delillerden biridir.

Bu kâfirlerden maksad Mekke müşrikleridir.

Mukatil'den gelen bir rivâyete göre, bu âyet, Bedir savaşından önce nazil olmuştur ve bu âyette zikri geçen kâfirler, Mekke müşrikleridir. İşte bundan dolayıdır ki, Peygamber Bedir günü Mekke müşriklerine şöyle demişti:

" -Şüphesiz Allah, size gaalib gelecek ve sizi cehenneme sürecektir. Ne kötü bir yataktır orası!"

Ancak bu rivâyete göre, bu âyetle bundan sonraki âyet arasında inkıta lazım gelir. Çünkü bundan sonraki âyet, Bedir savaşından sonra nazil olmuştur.

"Setuğlebûne / mağlup olacaksınız" ve "tuhserûne ilâ cehennem / cehenneme sürüleceksiniz" fiilleri bir kırâete göre gayb kipi ile "seyuğlebûne / mağlup olacaklar ve yuhşerûne /cehennenıe sürülecekler" şeklinde de okunmuştur. Bu kırâete göre, Allah kendi beyânı ile haber verdiği vaîdi (ceza tehdidini) onlara, anlatmayı Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) emir buyurmuştur. Yani,

"- Ey Resûlüm! Bu sözleri, onlara ilet!" buyurmuştur.

En son cümle, ya onlara söylenecek sözlere dahildir, ya da istinaf olup cehennemin korkunçluğunu ve cehennem ehlinin perişan hâlini ifâde eder.

Bu kâfirlerden maksad bütün kâfirlerdir.

Bu görüşün sıhhatli ve muteber olduğunda hiç şüphe yoktur.

12 ﴿