19"Ey Ehl-i Kitab! Size Resulümüz geldi; size açıklamalar yapıyor. Resullerin fetreti döneminde. "- Bize ne bir beşîr (müjdeleyici) ne de bir nezîr (uyarıcı) gelmedi." demeyesiniz. İşte size bîr beşîr ve nezîr geldi. Allah, her şeye kaadirdir." A- "Ey Ehl-i Kitab ! Size Resulümüz geldi. Size açıklamalar yapıyor. Resullerin fetreti döneminde. "- Bize ne bir beşîr (müjdeleyici) ne de bir nezîr (uyarıcı) gelmedi." demeyesiniz." Bu, Ehl-i Kitab'a iltifat yoluyla hitabın tekrarıdır ve hakka davette kendileri için lütuftur. Yani: "- Ey Ehl-i Kitab! Size Resulümüz geldi; o, size dinin va'd ve vaîdleri (ceza veya azab tehdidi) ile hükümlerini ve umdelerini açıklıyor. Daha önceki âyetlerde açıklananlar ve bundan sonra zikri gelecek eski ümmetlerin haberleri de, Resulümüzün size bildirdiği gerçeklerdendir O, size ihtiyaç duyduğunuz bütün bilgileri veriyor. Resulümüz, Peygamberlerin gönderilmesine ara verildiği ve vahyin kesildiği bir fetret döneminde ba'sedilmiştır. Artık, "- Bize bir müjdeleyici (mübeşsir) ve bir uyarıcı (nezîr) gelmedi!" diye özür beyan edemezsiniz. B- "İşte size bir beşîr ve nezîr geldi." Bu cümle, illeti olduğu mahzûf (kaldırılmış, gizlenmiş) bir cümle ile bağlan illidir. Yani artık özür beyanına kalkışmayın; çünkü işte size müjdeleyici ve uyarıcı geldi. C- "Allah, her şeye kaadirdir." Binaenaleyh Allahü teâlâ, Mûsâ (aleyhisselâm) ile İsâ (aleyhisselâm) arasında olduğu gibi Peygamberleri birbiri ardı sıra sık sık göndermeye de muktedirdir. Nitekim Mûsâ (aleyhisselâm) ile İsâ arasındaki bin yedi yüz senelik zaman içinde biri peygamber gönderilmiştir. 15 15 İsrailoğullarının Mûsa'nın (aleyhisselâm) liderliğinde Mısır'dan çıkışı (Huruc) Fir’avun II. Ramses'in oğlu Mineptah'ın (M.Ö. 1234-1204) saltanatı zamanına rastlamaktadır. Bu tarihi nazara bu iki arasındaki zaman fasılası 1700 yıl değil yaklaşık 1200 yıl olmak gerekir. Yine Allahü teâlâ, İsâ ile Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem) arasında olduğu gibi Peygamberleri bir fetret döneminden sonra da göndermeye muktedirdir. Nitekim ikisinin arasında altı yüz veya beş yüz altmış dokuz veya beş yüz kırk altı sene olduğu halde Kelbî'nin rivâyetine göre yalnız dört peygamber vardır. Bunların üçü İsrâîloğullarından ve Halid b. Sinan el Absî de Araplardandır. Diğer bir görüşe göre ise, İsâ (aleyhisselâm)dan sonra Resûlüllah'tan (sallallahü aleyhi ve sellem) başka Peygamber gelmemiştir. Burada minnet izhar etmek makamına en münasip olan da bu görüştür. Yani vahyin kesilmesinden sonra uzun bir zaman geçtiği için insanların Peygambere son derece ihtiyaç duydukları bir sırada Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) gelmiştir. Bundan insanların sevinç duymaları gerekir. O, kendileri için Allahü teâlâ'nın en büyük nimeti ve O'nun rahmetine açdan bir kapıdır. Artık onların kıyamet gününde kendilerini gafletten uy an duracak bir Peygamber gelmediği mazereti ileri sürülemeyecektir. |
﴾ 19 ﴿