65"Eşyalarını da açtıklarında sermayelerinin kendilerine geri verilmiş olduğunu gördüler. Dediler ki: - Ey babamız! Daha ne istiyoruz. İşte sermayemiz de bize geri verilmiş. Biz onunla ailemize tekrar zahire getiririz; kardeşimizi de koruruz ve bir deve yükü de fazla alırız. Bu sefer aldığımız az bir zahiredir." Öyle anlaşılıyor ki, eşyalarını açarken babaları da yanlarında hazır bulunuyordu. Babalarına, o hükümdarın, sana anlattığımız iyilikleri, emrini yerine getirmeyi gerektiren cömertliği ve bütün ihtiyaçlarımızı giderecek merci olma meziyetlerinden sonra daha ne isteriz, dediler ve şunu da eklediler: Biz, bu güne değin gördüğümüz en hayırlı insana konuk olduk. Bize o kadar ikramda bulundu ki, Yakub ailesinden bin olsa, bize bu kadar ikramda bulunmazdı. Bunca büyük iyiliklerinden sonra, biz hiç farkına varmadan ilâve ihsan olarak sermayemizi de bize iade etmiş. Artık bunun daha fazlası olur mu ki, isteyekm. Onların bu sözden maksatları, mutlak olarak bununla iktifa etmek veya benzerlerini talep etmekten geri durmak değil, fakat emrini yerine getirmek ve fazlasını da celp etmek üzere ona iltica etmek için bununla iktifa etmekti. Hazret-i Yakub'un oğullan, bu sözleri ile, bazı taleplerini elde ettiklerini, fakat ihtiyaçları için yetersiz olduğunu anlatmak istiyorlardı. Hulâsa, şunu demek istyorlardt: Bizim sermayemiz hazırdır; biz onunla ailemiz için zahire alacağız ve kardeşimizi de koruyacağız; ona bir fenalık erişmeyecektir. Onun sebebiyle de kendimiz için aldığımızdan bir deve yükü fazla zahîre alacağız. Şimdi bunların ötesinde daha ne isteriz?  | 
	
﴾ 65 ﴿