10

"Yemin olsun ki, size, içinde sizin için öğüt bulunan bir Kitap indirmişizdir. Yine de aklınızı kullanmayacak mısınız?"

A- "Yemin olsun ki, size, içinde sizin için öğüt bulunan bir Kitap indirmişizdir."

Bundan önce Peygamberimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) diğer peygamberler gibi olduğu beyan edilerek peygamberliği tahkik edildikten sonra bu kelâm da, sûrenin başında, gelen âyetlerinden yüz çevirdikleri, onunla alay ettikleri, bazen ona sihir, bazen saçma rüyalar ve bazen de uydurma ve şiir olduğunu söyledikleri Kur’ân-ı Azîm'in hak oluşunu tahkik etmekte ve onun mertebesinin yüceliğini beyan etmektedir. Bu kelâmın yemin ile tekit edilmesi, içeriğine fazla önem verildiğini göstermek ve muhatapların, inkârın en son mertebesinde olduklarını bildirmek içindir.

Yani, ey Kureyş topluluğu! Allah'a (celle celâlühü) yemin olsun ki, size şânı yüce, burhanı gayet açık öyle bir Kitap indirmişizdir ki, içinde sizin için sân şöhret bulunmaktadır; bu Kitabın sizin için güzel sonuçlan vardır; size büyük faydalar, sân şöhret sağlamaktadır. Nitekim diğer bir âyette de şöyle denilmektedir: "Hiç şüphesiz bu Kitap, senin ve kavmin için şân şöhret getirmektedir."

Diğer bir görüşe göre ise, yani bu Kitabın içinde, dininiz ve dünyanız için muhtaç olduğunuz her şey mevcuttur, demektir. Yahut içinde, sizin istediğiniz güzel ahlâkın bütün umdeleri mevcuttur.

Bir diğer görüşe göre, içinde sizin için öğüt var, demektir. Âyetin sibak ve siyakına en münasip olan mâna da budur.

B- "Yine de aklınızı kullanmayacak mısınız?"

Yani aklınızı kullanarak tefekkür edip de, hakikatin böyle olduğunu hâlâ anlamayacak mısınız? Yahut siz hiçbir şeyi ve ezcümle zikredilen konuyu anlamak için aklınızı kullanmayacak mısınız?

Yani, câhil insanlar! Eğer siz anlatılanları bilmiyorsanız, eski peygamberlerin ahvâline vâkıf olan Kitap Ehline (Yahudi ve Hıristiyanlara) sorun ki, şüpheniz zail olsun.

Müşriklere "bilgi erlerine sorunuz" diye bu şekilde emredilmiş, çünkü büyük topluluklara anlatmak bilgi gerektirir. Kaldı ki, Kitap Ehli olanlar, Peygamberimizin düşmanlığında müşriklerle beraber ortak hareket ediyorlardı ve Peygamberimize karşı mücadelede müşriklere danışıyorlardı. Şu halde bu kelâm, durumun gayet açık olduğuna ve Peygamberimizin kuvvetine gayet net bir şekilde delâlet etmektedir.

10 ﴿