13

"Onlar, Süleyman'a mihrablardan (şatolardan), heykellerden, havuzlar gibi büyük leğenlerden ve sabit kazanlardan ne dilerse, yaparlardı. Ey Davud ailesi! Şükredin. Zaten kullarımdan şekûr olan (çok şükreden) azdır."

A- "Onlar, Süleyman'a mihrablardan (şatolardan), heykellerden, havuzlar gibi büyük leğenlerden ve sabit kazanlardan ne dilerse, yaparlardı."

Yani Hazret-i Süleyman'ın emrinde çalışan o cinler, Hazret-i Süleyman'ın istediği muhkem sarayları ve pek güzel meskenleri yapıyorlardı.

Bu binalardan savunma ve muharebe yapıldığı için onlara mihrablar denilmiştir.

Yine o cinler, Hazret-i Süleyman'ın istediği meleklerin ve Peygamberlerin heykellerini yapıyorlardı. Zira o zaman âdet olduğu üzere mabetlerde bu heykeller yapılıyordu ki, insanlar bunları görüp onların ibadeti gibi ibadet etsinler. Heykellerin haram olması ise, yeni bir şer'î hükümdür.

Rivâyet olunuyor ki, bu cinler, Hazret-i Süleyman'ın (aleyhisselâm) tahtının altında iki aslan heykeli ve tahtın üstünde de iki kartal heykeli yapmışlardı. Hazret-i Süleyman, tahtına çıkmak istediği zaman bu iki aslan ön ayaklarını büküyorlardı ve tahta oturduğunda da o iki kartal kanatlarıyla kendisini örtüyorlardı.

Yine o cinler, Hazret-i Süleyman Söâl için büyük, havuzlar gibi leğenler yapıyorlardı. Deniliyor ki, bu leğenlerin her bir etrafında bin kişi toplanıyordu.

Yine onlar Hazret-i Süleyman için o kadar büyük sabit kazanlar yapıyorlardı ki, üzerine konuldukları ocak taşlarından hiç indirilmezlerdi.

B- "Ey Davud ailesi! Şükredin. Zaten kullarımdan şekûr olan (çok şükreden) azdır."

Yani kalbiyle, diliyle ve bedeniyle vakitlerinin çoğunda şükrü çokça eda edenler azdır. Bu şükrü yapanlar bile hakkıyla şükretmiş olamazlar. Çünkü bir şükre muvaffak kılınmak da, başka bir şükrü gerektiren bir nimettir. Ve bu sonsuza kadar gider. İşte bundan dolayı denilmiştir ki, şekûr, şükürden âciz olduğunu gören kimsedir.

Rivâyet olunuyor ki, Hazret-i Davud (aleyhisselâm), ibadet için gece ve gündüz saadetini ailesine taksim etmişti. Böylece gece ve gündüzün her saatinde Hazret-i Davud ailesinden mutlaka biri ayakta olup namaz kılıyordu.

13 ﴿