13"Bu hususî görüşmenizden önce sadaka vermekten çekindiniz mi? İşte onu yapmadınız." (yahut, eğer bunu yapmazsanız) Allah da, tevbenizi kabul etti. O halde namazı gereğince kılın; zekâtı da verin; Allah'a ve resulüne de tam olarak itaat edin. Zâten Allah, yaptıklarınızdan haberdârdır. A- "Bu hususî görüşmenizden önce sadaka vermekten çekindiniz mı? İşte onu yapmadınız." (yahut, eğer bunu yapmazsanız) Allah da, tevbenizi kabul etti. O halde namazı gereğince kılın; zekâtı da verin; Allah'a ve Resulüne de tam olarak itaat edin." Yani bu sadakaları takdim etmekten dolayı fakir düşmekten, yahut şeytanın size telkin ettiği yoksuüuktan çekindiniz mi? İşte size emredilen sadaka, size ağır geldi ve bunu yapmadınız. Allah da, bunu yapmamak için size ruhsat verdi. O halde siz, bu emirde gösterdiğiniz taksiratı, namazı ve zekâtı hakkıyla edâ etmeye devam etmekle telafi ediniz ve diğer emirlerde Allah'a ve Resulüne tam olarak itaat edin. Çünkü bu ibadetleri hakkıyla edâ etmek, anılan sadakadaki taksiratı karşılayan bir unsur gibidir. Bu âyetteki "Allah da, tevbenizi kabul etti" ifâdesi, onların bu sadakadan çekinip onu vermemelerinin, Allah tarafından bağışlanan bir günah olduğunu zımnen bildirmektedir. Zîrâ Allah'ın, bundan dolayı onlarda gördüğü infial, tevbeleri yerine geçmiştir. B- "Zâten Allah, yap tıklarınız dan haberdârdır." Yani Allah, sizin açık ve gizli, bütün yaptıklarınızdan haberdârdır. |
﴾ 13 ﴿