54

"Mûsa kavmine demişti ki: Ey kavmim! Şüphesiz sîz, buzağıyı (ilah) edinmekle kendinize kötülük ettiniz. Onun için Yaradanınıza tövbe edin de nefislerinizi öldürün. Öyle yapmanız Yaratıcınızın katında sizin için daha iyidir. Böylece Allah tövbenizi kabul etmiş olur. Çünkü acıyıp tövbeleri kabul eden ancak O'dur."

İbn Cerîr bildiriyor: İbn Abbâs der ki:

“Hazret-i Mûsa, Rabbinin, birbirlerini öldürmelerine dair emrini İsrâiloğullarına bildirince, buzağıya tapanlar saklandılar ve bulundukları yerlerde oturup kaldılar. Buzağıya tapmayanlar ise hançerleri ellerine alıp diğerlerini öldürmek istediler. Tam o sırada kendilerini şiddetli bir karanlık kapladı, onlar da karanlıkta birbirlerini öldürmeye başladılar. Karanlık kalktığında yetmiş bin kişinin öldüğü görüldü ve bu olay, öldüren için de, öldürülen için de bir tövbe kabul edildi."

İbn Ebî Hâtim, Hazret-i Ali'den şöyle bildirir: İsrailoğulları, Mûsa'ya:

“Tövbemizin kabul edilmesi için ne yapmamız gerekir?" diye sorunca, Mûsa:

“Birbirinizi öldürmeniz gerekir" cevabını verdi. Bunun üzerine ellerine bıçakları aldılar ve kişi, babasını, kardeşini oğlunu önüne kim gelirse önemsemeden öldürmeye başladı. Sonunda içelerinden yetmiş bin kişi ölünce, Allah, Mûsa'ya:

“Artık birbirlerini öldürmeyi bırakmalarını emret, öldürülen kişiler bağışlanmış, sağ kalanların da tövbesi kabul edilmiştir" diye vahyetti.

Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre Katâde, "...kendinize kötülük ettiniz..." âyetini açıklarken şöyle dedi:

“O topluluğa çok şiddetli bir imtihan emredildi ve kalkıp hançerlerle birbirlerini vurmaya başladılar. Allah onlara gereken cezayı verdikten sonra hançerler ellerinden düştü ve birbirlerini öldürmeyi bıraktılar. Allah, bu olayı sağ kalanlar için tövbe ölenler için şehadet saydı."

Ahmed, Zühd'de ve İbn Cerîr, Zührî'den bildiriyor:

“İsrailoğullarına kendilerini öldürmeleri emredilince Mûsâ ile kalkıp kılıçlarla vuruştular ve birbirlerini hançerlediler. Mûsa ise ellerini semaya açmıştı. Birbirlerini öldürdüklerinde:

“Ey Allah'ın peygamberi! Bizim için dua et" deyip ellerine sarıldılar. Allah tövbelerini kabul edinceye kadar Mûsa, birbirlerini öldürmeye devam etmelerini emretti. Allah tövbelerini kabul edince birbirlerini öldürmekten vazgeçtiler ve silahları bıraktılar. Mûsa ve İsrailoğuları öldürülenler için çok üzülmüşlerdi. Yüce Allah, Mûsa'ya şöyle vahyetti:

“Neden üzülüyorsun? Sizden öldürülenler yanımda diridirler ve rızıklanmaktadırlar. Sağ kalanların ise tövbesi kabul edilmiştir." Bunun üzerine Mûsa ve israiloğulları sevindiler."

et-Tastî'nin bildirdiğine göre Nâfi b. el-Ezrak, İbn Abbâs'a:

“Âyette geçen Bâri'in manası nedir" diye sorunca, İbn Abbâs:

“Sizi yaratan" demektir cevabını verdi. Nâfi:

“Araplar bu kelimeyi bilir miydi?" diye sorunca ise İbn Abbâs şöyle cevap verdi:

“Evet, sen Tubba'nın şu şiirini duymadın mı?

Ahmed'in, Allah'ın peygamberi olduğuna

Canları yaratan tarafından gönderildiğine şahitlik ederim

İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Ebu'l-Âliye, âyette geçen Bâri'in manasının yaratan olduğunu söyledi.

Abd b. Humeyd, Mücâhid'in şöyle dediğini bildirir:

“Hazret-i Mûsâ, Rabbinin, birbirlerini öldürmelerine dair emrini onlara bildirince, onlar bu emri yerine getirdiler ve Allah tövbelerini kabul etti."

54 ﴿