18

"Rablerini inkâr edenlerin durumu şudur: Onların işleri, fırtınalı bir günde rüzgârın şiddetle savurduğu küle benzer. (Dünyada) kazandıkları hiçbir şeyin (âhirette) yararını görmezler. İşte bu, derin sapıklıktır"

İbn Cerîr ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre İbn Abbâs, "Rablerini inkâr edenlerin durumu şudur: Onların işleri, fırtınalı bir günde rüzgârın şiddetle savurduğu küle benzer. (Dünyada) kazandıkları hiçbir şeyin (âhirette) yararını görmezler. İşte bu, derin sapıklıktır" âyetini açıklarken şöyle dedi:

“Rablerini inkar edenler, Allah'tan başkasına ibadet edenlerdir. Bunların işleri kıyamet gününde fırtınalı bir günde rüzgârın şiddetle savurduğu küle benzer. Fırtınalı günde savrulan külden bir fayda sağlanmadığı gibi, bunların da amellerinin kendilerine hiçbir faydası olmaz."

İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Süddî, bu âyet hakkında şöyle demiştir:

“Kâfirlerin amelleri, rüzgârın savurup toprağa vurduğu kül gibidir. Toprağa karışan külden bir şey görünmediği ve ondan faydalanılamadığı gibi, bu kafirlerin amellerinden de bir şey görünmez ve kafirler bu amellerden bir fayda sağlayamazlar."

İbn Cerîr ve İbnü'l-Münzir'in İbn Cüreyc'den bildirdiğine göre (.....) âyetinden kasıt, rüzgârın külü taşımasıdır.

18 ﴿