3"Tâ hâ. Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik. Ancak korkanlara bir öğüt olsun diye indirdik." İbnu'l-Münzir, İbn Merdûye, Beyhakî Şuabu'l-îman'da ve İbn Asâkir, İbn Abbâs'tan bildirir: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), vahyin ilk nazil olduğu dönemlerde ayaklarının ön tarafına basarak namaz kılardı. Bunun üzerine Yüce Allah: "Tâ hâ. Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" âyetlerini indirdi. İbn Cerîr ve İbn Merdûye, İbn Abbâs'tan bildirir: Müşrikler, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) için: "Adam Rabbinden dolayı çok sıkıntı çekecek!" deyince Yüce Allah: "Tâ hâ. Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" âyetlerini indirdi. İbn Asâkir, İbn Abbâs'tan bildirir: Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) gece namazına kalktığı zaman uyuyup düşmemek için kendini bir iple bağlardı. Bunun üzerine Yüce Allah: "Tâ hâ. Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" âyetlerini indirdi. Abd b. Humeyd, Mücâhid'den bildirir: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) gece namazına kalktığı zaman uyuyup düşmemek için kendini bir iple bağlardı. Aynı şekilde yorulan ayağını diğerinin üzerine koyardı. Sonunda: "Tâ hâ. Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" âyetleri nazil oldu. Bezzâr hasen bir senedle Hazret-i Ali'den bildirir: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) namazı kılarken yorulan ayaklarını dinlendirmek için sırasıyla ayaklarından birini kaldırıp diğerinin üzerinde duruyordu. Sonunda: "Tâ hâ. «ur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" âyetleri nazil oldu. İbn Merdûye, Hazret-i Ali'den bildirir: "Ey örtünüp bürünen! Gecenin birazı müstesna kalk" âyetleri nazil olduğu zaman Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) gece boyu namaz kıldı. Bundan dolayı ayakları şişince dinlendirmek için sırayla ayaklarından birini kaldırıp diğerinin üzerinde durmaya başladı. Bunun üzerine Cebrâil indi ve "Ey Muhammed! İki ayağınla yere bas anlamında: (.....) dedi. Ardından: "Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" dedi. Bunun yanında: "...Kur'ân'dan kolayınıza geleni okuyun..." âyetini de indirdi. Abd b. Humeyd ve İbnu'l-Münzir, Rabî' b. Enes'ten bildirir: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) namazı kılarken yorulan ayaklarını dinlendirmek için sırasıyla ayaklarından birini kaldırıp diğerinin üzerinde duruyordu. Bunun üzerine Yüce Allah: "Ey Muhammed! İki ayağınla yere bas anlamında: (.....) buyurdu. Ardından: "Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" âyetini indirdi. İbn Merdûye'nin bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Tâ hâ" ifadesini açıklarken şöyle demiştir: Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) bazen namaz kılarken Kur'ân'ın tümünü okurdu. Bunu da tek ayak üzerinde yaptığı da olurdu. Bunun üzerine Yüce Allah: "İki ayağınla yere bas anlamında: (.....) buyurdu. Ardından: "Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" âyetini indirdi. İbn Ebî Hâtim, Dahhâk'tan bildirir: Kur'ân, Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) nazil olduğu zaman ashâbıyla birlikte gereklerini yerine getirmeye başladılar. Kureyş kafirleri: "Bu Kur'ân, Muhammed'e (sallallahü aleyhi ve sellem) sıkıntı çekmesi için nazil oldu" deyince Yüce Allah: "Tâ hâ. Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" âyetlerini indirdi. İbn Ebî Hâtim, Taberânî ve İbn Merdûye'nin bildirdiğine göre İbn Abbâs: (.....) ifadesini açıklarken: "Ey adam, anlamındadır" demiştir. Hâris b. Ebî Usâme ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: (.....) ifadesini açıklarken: "Nebat dilinde «Bas ey adam» anlamındadır" demiştir. Abd b. Humeyd ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: (.....) ifadesini açıklarken: "Birine 'Yap!' demen gibidir" demiştir. İbn Cerîr ve İbn Merdûye'nin bildirdiğine göre İbn Abbâs: (.....) ifadesini açıklarken: "Nebat dilinde «Ey adam» anlamındadır" demiştir. İbn Ebî Şeybe'in bildirdiğine göre İkrime: (.....) ifadesini açıklarken: "Nebat dilinde «Ey adam» anlamındadır" demiştir. İbn Ebî Şeybe'in bildirdiğine göre Dahhâk: (.....) ifadesini açıklarken: "Nebat dilinde «Ey adam» anlamındadır" demiştir. İbn Cerîr'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: (.....) ifadesini açıklarken: "Nebat dilinde 'Ey adam' anlamındadır" demiştir. Hâkim'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: (.....) ifadesini açıklarken: "Habeş dilinde 'Ey Muhammed!' demen gibidir" demiştir. İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Ebû Sâlih: (.....) ifadesini açıklarken: "Başka dilden Arapça'ya girmiş (muarreb) bir ifadedir" demiştir. İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Mücâhid: (.....) ifadesini açıklarken: "Sûrelerin açılışını yapan ifadelerden (mukata'a harflerden) biridir" demiştir. İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Muhammed b. Ka'b: (.....) ifadesini açıklarken: "Tâ harfi, Yüce Allah'ın isimlerinden biri olan Zu't-Tavli (Lütuf sahibi) isminden bir harftir." İbn Merdûye, Ebu't-Tufayl'dan bildirir: Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Rabbimin katında on tane adım vardır" buyurdu. Bunlardan sekiz tanesi aklımda kaldı. Onlar da Muhammed, Ahmed, Ebu'l-Kâsım, el-Fâtih, el-Hâtim, el-Mâhî, el-Âkib ve el-Hâşir isimleridir." Ravi Seyf'in dediğine göre de Ebû Câfer: "Kalan diğer iki isim de Tâhâ ve Yâsîn isimleridir" demiştir. Hâkim ve İbn Merdûye, Zir'den bildirir: Adamın biri İbn Mes'ûd'un yanında bu âyeti (.....) şeklinde, "b" harfini fetha ile okuyunca, Abdullah bunun (.....) şeklinde, "b" harfinin esre ile okunması gerektiğini söyledi. Adam: "Ama burada, «Ayağını yere koy» demek istemektedir" deyince, Abdullah: "Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) bunu bu şekilde okudu. Cebrail de bunu bu şekilde indirdi" karşılığını verdi. İbn Asâkir, Hazret-i Âişe'den bildirir: Kur'ân'dan öğrendiğim ilk süre Tâhâ Sûresi'dir. "Tâ hâ. Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" dediğim zaman da Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): "Sıkıntı çekmeyesin ey Âişel" buyururdu. Beyhakî'nin Delâil'de bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Tâ hâ. Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" âyetini açıklarken şöyle demiştir: "Ey Adam! Biz Kur'ân'ı sana güçlük ve sıkıntı çekesin diye indirmedik, anlamındadır. Zira gece boyu ayaklarının üzerinde durur namaz kılardı. "Tâhâ, Akk kabilesi lehçesiyle olan bir kelimedir. Zira Akk'lı olan birine: "Yâ recül (Ey adam)" diye seslensen, anlamadığı için dönüp de bakmaz. Ancak: "Tâhâ!" diye seslensen dönüp bakar. Abd b. Humeyd, Humeyd b. Kurra'dan bildirir: Mâzin b. Mâlik oğullarından Kur'ân hafızı ve şair olan bir adam: "Kur'ân'da bilmediğim bir şey yoktur" deyince, Dahhâk adama: "O zaman "Tâhâ" ifadesinin ne anlama geldiğini söyle!" dedi. Adam: "Tâ Sîn Mîm, Hâ Mîm gibi Yüce Allah'ın güzel isimlerinden biridir" karşılığını verince, Dahhâk: "Değil! Tâhâ, Nebat dilinde «Ey adam» anlamındadır" dedi. İbnu'l-Münzir ve İbn Merdûye'nin bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Tâhâ" ifadesini açıklarken: "Yüce Allah'ın yeminlerinden biridir. Ayrıca Yüce Allah'ın isimlerinden biridir" demiştir. Abd b. Humeyd, İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Mücâhid: "Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" âyetini açıklarken şöyle demiştir: "Namaz konusundaki sıkıntıyı dile getirmiştir. Bu âyet: "...Kur'ân'dan kolayınıza geleni okuyun..." âyeti gibidir. Zira öyle çok namaz kılarlardı ki artık düşmemek için gögüslerini iple bir yere bağlarlardı. Abd b. Humeyd ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Katâde: "Kur'ân'ı sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik" âyetini açıklarken: "Değil! Vallahi Allah, Kur'ân'ı sıkıntı değil rahmet, nur ve Cennete doğru yol gösterici kıldı" demiştir. "Ancak korkanlara bir öğüt olsun diye indirdik" âyetini açıklarken de şöyle dedi: "Yüce Allah kullarına rahmet olarak kitabını indirip elçilerini gönderdi ki kulları öğüt alsınlar ve Allah'ın Kitâb'ından duydukları şeylerden faydalansınlar. Kur'ân da Yüce Allah'ın helal ile haramlarını bildirmek üzere indirdiği bir kitaptır." |
﴾ 3 ﴿