18

"O gün Rabbin onları ve Allah'ı bırakıp da taptıkları şeyleri toplar ve: «Bu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendi kendilerine mi yoldan saptılar?» der. Onlar, «Seni eksikliklerden uzak tutarız. Seni bırakıp da başka dostlar edinmek bize yaraşmaz. Fakat sen onlara ve atalarına o kadar bol nimet verdin ki, sonunda seni anmayı unuttular ve helake giden bir toplum oldular» derler."

Firyabî, İbn Ebî Şeybe, Abd b. Humeyd, İbn Cerîr, İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Mücâhid: "O gün Rabbin, onları ve Allah'ı bırakıp da taptıkları şeyleri toplayıp: «Bu kullarımı siz mi saptırdınız» der" âyetini açıklarken: "Burada toplanılacak kişilerden kasıt, İsa (aleyhisselam), Uzeyr (aleyhisselam) ve meleklerdir" dedi.

Hâkim ve İbn Merdûye zayıf bir senetle Abdurrahman b. Ganm'dan bildirir: Muâz b. Cebel'e: (.....) buyruğundaki ifadesi bu şekilde midir, yoksa: (.....) şeklinde midir?" diye sorduğumda: "Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem) bunu: (.....) şeklinde (nun) harfini nasbederek okuduğunu işittim" dedi. Yine: (.....) âyetteki: (.....) ifadesi: (.....) şeklinde midir?" dediğimde: "Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem), bana bunu: (.....) şeklînde okuttu" dedi.

Saîd b. Mansûr ve Abd b. Humeyd, Ebu'd-Duhâ'dan bildirir: Bîr kişi Alkame'nin yanında: (.....) şeklînde (nun) harfini ötre (ha) harfini de nasbederek okuyunca, Atkame: "Bu âyet: (.....) şeklinde (nun) harfi nasb (ha) herfi de esre iledir" dedi.

Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre Saîd b. Cübeyr bu âyeti: (.....) şeklinde (nun) harfini ötre ile (ha) harfini de nasbederek okurdu.

Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre Katâde: "Onlar, «Seni eksikliklerden uzak tutarız. Seni bırakıp da başka dostlar edinmek bize yaraşmaz. Fakat sen onlara ve atalarına o kadar bol nimet verdin ki, sonunda seni anmayı unuttular ve helâke giden bir toplum oldular» derler" âyetini açıklarken: "Burada ilah edinilenler kastedilmektedir. "Bûra" ifadesi ise bozulmuş mânâsındadır. Allah'ı zikretmeyi unutan her kavim mutlaka bozulmuştur" dedi.

İbn Cerîr ve İbn'Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: ifadesini açıklarken: "Burada helak olmuş kavim kastedilmektedir" dedi.

Tastî'nin bildirdiğine göre Nâfi' b. el-Ezrak, İbn Abbâs'a: "Bana: (.....) âyetini açıkla" deyince, İbn Abbâs: "Yemen'li Umân kabilesi lügati ile bu, helak olmaktır" dedi. Nâfi' b. el-Ezrak: "Araplar böylesi bir ifadeyi bilir mi?" diye sorunca, İbn Abbâs şu karşılığı verdi: "Evet bilirler, şâirin:

"Size ne yapsak da küfretmeyin, iyilikle karşılık verin,

Zira küfür sahibini helak edip yok eder derim" dediğini işitmedin mi?" karşılığını verdi.

İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Katâde: "Âyetteki (.....) ifadesi Umân lugatındadır" dedi.

Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre Hasan(-ı Basrî): (.....) ifadesini açıklarken: "Burada hayırsız kişiler kastedilmektedir" dedi.

Firyabî, İbn Ebî Şeybe, Abd b. Humeyd, İbn Cerîr, İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Mücâhid: (.....) âyetini açıklarken:

"Helak olmuşlardır, mânâsındadır" dedi. "Söylediklerinizde sizi yalancı çıkardılar..." âyeti hakkında ise şöyle dedi: "İsa'ya (aleyhisselam), Uzeyr'e (aleyhisselam) ve meleklelere tapanlar: "Seni eksikliklerden uzak tutarız. Onlar değil, sen bizim dost um uzsun..." deyince, Allah: "Söylediklerinizde sizi yalancı çıkardılar..." buyuracaktır. İsa (aleyhisselam), Uzeyr (aleyhisselam) ve melekler müşrikleri yalancı çıkardığı zaman: (.....) müşrikler artık üzerlerinden azabı çeviremez ve kendilerine bir yardımcı bulamazlar."

18 ﴿