20

"Senden önce gönderdiğimiz bütün peygamberler de şüphesiz yemek yerler, çarşılarda gezerlerdi. (Ey insanlar!) Sizi birbiriniz için imtihan aracı kıldık. (Bakalım) sabredecek misiniz? Rabbin, hakkıyla görendir"

Abd b. Humeyd, İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Katâde: "Senden önce gönderdiğimiz bütün peygamberler de şüphesiz yemek yerler, çarşılarda gezerlerdi..." âyetini açıklarken: "Muhammed'den (sallallahü aleyhi ve sellem) önceki peygamberler de aynı şekilde yemek yerler, çarşılarda gezerlerdi" dedi. (.....) âyeti hakkında ise: "Sizi birbiriniz için imtihan aracı kıldık, mânâsındadır" dedi.

Abd b. Humeyd, İbn Cerîr, İbnu'l-Münzir, İbn Ebî Hâtim ve Beyhakî'nin Şuab'da bildirdiğine göre Hasan(-ı Basrî): "...Sizi birbiriniz için imtihan aracı kıldık..." âyetini açıklarken şöyle dedi: "Fakir kişi: «Allah dileseydi beni de filan kişi gibi zengin kılardı» der. Hasta kişi: «Allah dileseydi beni de filan kişi gibi sağlıklı kılardı» der. Âmâ kişi ise: «Allah dileseydi beni de filan kişi gibi gören biri kılardı» der."

İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre İkrime: "...Sizi birbiriniz için imtihan aracı kıldık..." âyetini açıklarken: "Dünyada bazı kişilere üstünlük, bazı kişilere kudret ve bazı kişilere dert vererek imtihan etmesi kastedilmektedir" dedi.

İbn Cerîr ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre İbn Cüreyc: "...Sizi birbiriniz için imtihan aracı kıldık..." âyetini açıklarken şöyle dedi: Allah, birine bolca verirken birine kısıtlamaktadır. Bunun üzerine kişi: "Rabbim bana filan kişiye verdiği gibi vermemektedir" der. Ağrılarla imtihan ettiği zaman kişi: "Rabbim beni filan kişi gibi sağlıklı kılmadı" der. Yüce Allah buna benzer şeylerle kimin sabredip kimin sabretmeyeceğini görmek için kullarını imtihan etmektedir. "...Rabbin, hakkıyla görendir" âyeti hakkında ise: "Allah kimin sabredip kimin sabredemediğini görmektedir"'dedi.

İbn Ebî Şeybe'nin Hasan(-ı Basrî)'den bildirdiğine göre Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Allah dileseydi hepinizi zengin kılar ve aranızda hiç fakir bırakmazdı. Yine Allah dileseydi hepinizi fakir kılar ve aranızda hiç zengin bırakmazdı. Fakat Allah, sizi birbiriniz için imtihan aracı kıldı."

Hakîm et-Tirmizî Nevâdiru'l-Usû'lde Rifâe b. Râfi' ez-Zurakî'den bildirir: Bir kişi: " Resûlallah! Kölelerimiz arasında Müslüman olanlar vardır. Bizim gibi namaz kılıyor, bizim gibi oruç tutuyorlar. Biz de onlara vuruyoruz. Bu konuda ne dersin?" diye sorunca: "Onların suçları ile sizin cezalarınız tartılır. Eğer sizin cezalarınız onların suçlarından daha fazla ise sizin sevaplarınızdan alırlar" buyurdu. Bu kişi. "Peki, onlara sövmemize ne dersin?" dîye sorunca: "Onların suçları ve sizin onlara ettiğiniz eziyet tartılır. Eğer sizin eziyetiniz onların suçlarından daha fazla ise sevaplarınızdan onlara verilir" buyurdu. Bunun üzerine adam: "Bana, ondan daha yakın bir düşman olduğunu işitmedim" deyince, Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "...Sizi birbiriniz için imtihan aracı kıldık. (Bakalım) sabredecek misiniz? Rabbin, hakkıyla görendir" âyetini okudu. Adam: " Resûlallah! Çocuğuma vurabilir miyim?" diye sorunca, Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Çocuğuna zulmetmekle itham edilmezsin.

Zira hiç kimse kendisi tok iken çocuğunun aç olmasından, kendisi giymiş iken çocuğunun çıplak kalmasından hoşlanmaz" buyurdu.

20 ﴿