2"Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi" Ahmed, Tirmizî, Nesâî, İbnu'l-Münzir, İbn Ebî Hâtim, Taberânî M. el-Kebîr'de, Hâkim, İbn Merdûye, Beyhakî Delâil'de ve Diyâ'nın bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi" âyetlerini açıklarken şöyle dedi: "Rumlar yendi ve yenildi. Müşrikler, Perslerin kendileri gibi puta tapanlar oldukları için Rumları yenmelerini isterlerdi. Müslümanlar da Rumların ehli kitap olmasından dolayı Persleri yenmelerini isterdi. Müşrikler bunu Ebû Bekr'e, Ebû Bekr de Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) söyledi. Bunun üzerine Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Muhakkak ki, Rumlar galip gelecektir" buyurdu. Ebû Bekr bunu müşriklere bildirince, müşrikler: "Sen aramızda bir zaman tayin et. Eğer biz kazanırsak şu ve şu bizim olacaktır. Eğer siz kazanırsanız şu ve şu sizin olacaktır" dediler. Ebû Bekr beş yıllık bir süre tayin etti. Fakat Rumlar bu süre zarfında galip gelememişti. Ebû Bekr bu durumu Resûlullah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) bildirince, Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) bu süreyi on yıla kadar uzatsaydın" buyurdu. Sonra Rumlar galip geldiler. Bu sebeple Allah: "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi" buyurmuştur. Rumlar yenildi ve sonra yendi. Yüce Allah: "Bundan önce de, bundan sonrada emir Allah'ındır. Ve o gün müminler sevineceklerdir. Allah'ın yardımıyla..." buyurmaktadır. Süfyan: "Rumların, Bedir savaşı sırasında Perslere karşı zafer kazandığını işittim" dedi. İbn Cerîr, İbn Mes'ûd'dan bildirir: Persler Rumları (Bizanslıları) yenmişti. Müşrikler Perslerin Rumları yenmesini istiyordu. Müslümanlar ise Rumların Persleri yenmesini istiyordu. Çünkü onlar Ehl-i Kitab'dandı ve dinlerine daha yakınlardı. "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi. Yakın bir yerde. Ama onlar, bu yenilgilerinden sonra galib geleceklerdir. Birkaç yıl içinde..." âyetleri inince, müşrikler: "Ey Ebû Bekr! Arkadaşın birkaç yıl içinde Rumların, Perslere galip geleceğini söylemektedir" dediler. Ebû Bekr: "Doğru söyledi" karşılığını verince: "Bu konuda bizimle kumar oynar mısın?" dediler ve yedi yıla kadar yenilirlerse dört genç deve vermek üzere anlaştılar. Yedi yıl geçmesine rağmen Rumlar, Persleri yenememişti. Müşrikler bu duruma sevinmiş, Müslümanlar ise üzülmüştü. Bu durum Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) zikredilince, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): "Birkaç yıl dediğiniz sizce ne kadar bir süredir?" diye sordu. "On yıldan aşağı (üç ile dokuz yıl arası) bir süredir" dediler. Bunun üzerine Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "O zaman git ve süreyi iki yıl daha uzat" buyurdu. İki yıl geçmemişti ki, atlılar, Rumların Perslere galip geldiği haberiyle geldi. Müslümanlar bu duruma sevinmişti. Bunun üzerine Yüce Allah: "Elif, Lâm, Mîm... Allah'ın vaadidir; Allah vaadinden caymaz.." âyetlerini indirdi. Ebû Ya'lâ, İbn Ebî Hâtim, İbn Merdûye ve İbn Asâkir, Berâ' b. Âzib'den bildirir: "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi" âyetleri indiği zaman, Müşrikler Ebû Bekr'e: "Arkadaşının ne dediğini görüyor musun? Rumların Persleri yeneceğini iddia etmektedir" dedi. Ebû Bekr: "Arkadaşım doğru söyledi" deyince: "Bizimle bahse girer misin?" dediler. Bunun üzerine Ebû Bekr aralarında bir zaman tayin etti. Ancak Rumlar Persleri yenmeden tayin edilen süre dolmuştu. Bu durum Resûlullah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) haber verilince bundan hoşlanmadı ve Ebû Bekr'e: "Seni bu işe götüren nedir?" diye sordu. Ebû Bekr: "Allah'ı ve Peygamberini tasdik etmek maksismiyle böyle bir şey yaptım" cevabını verdi. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Onlara git ve bahsi büyüterek birkaç yıl daha süreyi uzat" buyurdu. Ebû Bekr, müşriklere giderek: "Yeniden bahse girer misiniz? Bahsi yenilemek güzel bir şeydir" dedi. Müşrikler: "Tamam" diyerek yeniden bahse girmeyi kabul ettiler. Tayin ettikleri süre dolmadan Rumlar, Perslere galip geldiler. Medain şehrinde atlarını bağladılar ve Rumiyye şehrini İnşa ettiler. Ebû Bekr, bahsi kazanmıştı. Bahiste kazandığını Resûlullah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) getirince, Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Bu haramdır. sadaka olarak dağıt" buyurdu. Tirmizî, Dârakutnî el-ifrad'da Taberânî, İbn Merdûye, Ebû Nuaym Delâil'de ve Beyhakî'nin Şuabu'l-İmân'da bildirdiğine göre Niyar b. Mukrim el-Eslemî: "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi" âyeti indiği zaman şöyle dedi: "Bu âyet indiği zaman Persler Rumlara karşı savaşta daha üstün idi. Müslümanlar, Rumların ehli kitap olmasından dolayı Persleri yenmelerini isterdi. Bu konuda Yüce Allah: "...Ve o gün müminler sevineceklerdir. Allah'ın yardımıyla..."buyurmaktadır. Kureyşli müşrikler ise Perslerin galip gelmesini isterdi. Çünkü Kureyşliler de Perslerda Ehl-i Kitab'dan değildi. Aynı zamanda ahiret gününe de iman etmezlerdi. Allah bu âyeti indirdiği zaman Ebû Bekr, Mekke'nin çevresinde: "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi. Yakın bir yerde. Ama onlar, bu yenilgilerinden sonra galib geleceklerdir. Birkaç yıl içinde..." diye nida etmeye başladı. Kureyş'ten bazı kişiler Ebû Bekr'e: "O zaman bu sizinle bizim aramızda bir anlaşma olsun. Arkadaşın birkaç yıla kadar Rumların Perslere galip geleceğini iddia etmektedir. Bizde sizinle bu konuda bahse girelim" dediler. Ebû Bekr: "Tamam" dedi ve bahsi kabul etti. Bu bahsin haram kılınmasından önce oluyordu. Bu üzere Ebû Bekr ve müşrikler bahse tutuştu. Müşrikler: "Niye ki süreyi üç ile dokuz yıl arasında tayin ediyorsun? Bu süreyi ikisinin arası olarak altı yıl tayin edelim" dediler. Bunun üzerine Ebû Bekr altı yıllık bir süre tayin etti. Altı yıl geçmiş ve Rumlar galip gelmemişti. Bu sebeple müşrikler bahsi kazanmış söz konusu malı Ebû Bekr'den almıştı. Ancak yedinci yılda Rumlar Perslere galip gelmişti. Müslümanlar altı yıllık bir süre tayin etmesinden dolayı Ebû Bekr'i ayıplamıştı. Bu sebeple Allah: "Birkaç yıl içinde..."buyurmuştur. O zaman çok kişi Müslüman olmuştu. Tirmizî, İbn Cerîr ve İbn Merdûye'nin İbn Abbâs'tan bildirdiğine göre: "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi" âyeti hakkında Ebû Bekr'in müşriklerle bahse girmesi konusunda Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): "Ey Ebû Bekr! Daha ihtiyatlı davransaydın ya? Zira bıd'f üç yıldan dokuz yıla kadar olan bir süredir" buyurdu. Buhârî'nin Târih'te İbn Abbâs'tan bildirdiğine göre Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi" âyeti indiği zaman: "Siz mutlaka galip geleceksiniz. Zira bıd' üç yıldan dokuz yıla kadar olan bir süredir" buyurdu. Futûh Mısır'da İbn Abdilhakem, İbn Ebî Hâtim, İbn Merdûye, Beyhakî Delâil'de ve İbn Asâkir, İbn Şihâb'dan bildirir: Bize ulaştığına göre Müslümanlar Mekke'de iken müşrikler kendileriyle mücadele edip: "Rumlar ehli kitap olduğu halde Persler onları yendi. Oysa siz Peygamberinize inen kitapla Rumların yeneceğini iddia ediyorsunuz. Perslerin Rumları yenmesi gibi biz de sizi yeneceğiz" diyordu. Bunun üzerine Allah: "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi" âyetini indirdi. İbn Şihâb der ki: "Ubeydullah b. Abdillah b. Utbe b. Mes'ûd'un bildirdiğine göre Rum Sûresinin ilk iki âyeti nâzil olduğu zaman ve bahis haram kılınmadan önce Ebû Bekr müşriklerden bazı kişilerle yedi yılda Rumlar Perslere karşı galip gelecektir diye bahse tutuşmuştu. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Niçin öyle yaptın? Bıd' üç yıldan dokuz yıla kadar olan bir süredir" buyurdu. Dokuz yıl boyunca Persler Rumlara karşı galip gelmişti. Sonra Rumlar Hudeybiye zamanında Perslere karşı galip geldi. Müslümanlar ehli kitabın galip gelmesiyle sevinmişti." Tirmizî, İbn Cerîr, İbn Ebî Hâtim ve İbn Merdûye, Ebû Saîd'den bildirir: Bedir savaşı zamanında Rumlar Perslere karşı galip gelmişti. Bu durum da müminlerin hoşuna gitmişti. Bunun üzerine (.....) âyeti ile üç ve dördüncü âyetler nâzil oldu. Müminler, Rumların Perslere karşı galip gelmelerinden dolayı sevinmişti." Tirmizî: "Ebû Saîd: "Gulibet" ifadesini (.....) şeklinde okudu" dedi. İbn Cerîr, İbn Merdûye, Beyhakî Delâil'de ve İbn Asâkir'in Atiyye el-Avfî vasıtasıyla bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi" âyetini açıklarken şöyle dedi: "Bu, geçmişte Rumlar ve Persler arasında olan bir olaydır. Ancak Persler Rumlara karşı galip gelmişti. Sonrada Rumlar Perslere karşı galip geldi. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) Arap müşrikleriyle, Rumlarda Perslerle savaştı. Allah, Peygamberini ve beraberindeki Müslümanları arap müşriklerine karşı galip kıldı. Aynı zamanda ehli kitabı da Acem müşriklerine karşı galip kıldı. Allah'ın, ehli kitabı müşriklere karşı galip kılmasından dolayı müminler sevinmişti." Atiyye der ki: "Ebû Saîd el-Hudrî'ye bunu sorduğumda şöyle dedi: "Biz Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber müşriklere karşı, Rumlar da Perslere karşı savaştı. Biz Arap müşriklerine karşı galip gelirken ehli kitap ta Mecusilere karşı galip geldi. Bizim müşriklere, ehli kitabın da Mecusilere karşı galip gelmesinden dolayı sevinmiştik. "...Ve o gün müminler sevineceklerdir. Allah'ın yardımıyla..."âyeti da bunu ifade etmektedir." İbn Cerîr, İbn Ebî Hâtim ve Beyhakî'nin bildirdiğine göre Katâde: "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi. Yakın bir yerde..." âyetini açıklarken: "Persler Rumları Şam'a yakın bir yerde yenmişti" dedi. "...Ama onlar, bu yenilgilerinden sonra galib geleceklerdir" âyeti hakkında ise şöyle dedi: "Allah bu âyetleri indirdiği zaman Müslümanlar Rablerine inanmış ve Rumların Perslere karşı galip geleceğini bilmişti. Müslümanlarla müşrikler beşer genç deve rehin koyarak bu konuda bahse tutuşmuş ve beş yıllık bir süre tayin etmişlerdi. Müslümanların sorumlusu Ebû Bekr, müşriklerin sorumlusu da Ubey b. Halef olmuştu. Bu, bahsin haram kılınmasından önce vâki oluyordu. Tayin ettikleri süre dolmuş ve Rumlar Perslere karşı galip gelememişti. Müşrikler sözkonusu mallarını isteyince, ashab durumu Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) bildirdi. Bunun üzerine Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): "Bu süreyi dokuz yıla kadar uzatma hakkınız vardır. Zira bıd', üç yıldan dokuz yıla kadar olan bir süredir. Siz bahsi büyütüp süreyi uzatın" buyurdu. Ashab da öyle yapıp süreyi uzattı. Sonra ilk tayin edilen süreden itibaren, Allah yedinci yılın başında Rumları Perslere karşı galip kıldı. Bu da Alah'ın kendisiyle Müslümanları güçlü kıldığı Hudeybiye'den dönüldüğü zamanda gerçekleşti. "...Ve o gün müminler sevineceklerdir. Allah'ın yardımıyla..." âyeti da bunu ifade etmektedir. İbn Ebî Hâtim ve Beyhaki, Zübeyr el-Kilâbî'den bildirir: Perslerin Rumlara karşı galip geldiğini gördüm. Sonra da Rumların Perslere karşı galip geldiğini gördüm. Sonra da Müslümanların, Perslere, Rumlara, Şam'a ve İrak'a karşı galip geldiğini gördüm. Bütün bunlar on beş yıl zaman zarfında gerçekleşti. Hâkim, Ebu'd-Derdâ'dan bildirir: Öyle kavimler gelecek ki bu âyeti: (.....) şeklinde okuyacaktır. Oysa: (.....) şeklindedir. İbn Merdûye, Abdurrahman b. Canm'dan bildirir: Muâz b. Cebel'e bu âyetin: (.....) şeklinde midir, yoksa: (.....) şeklinde midir?" diye sorduğumda: "Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) bunu bana: (.....) şeklinde okuttu" karşılığını verdi. İbn Abdilhakem Futûh Mısır'da, İbn Cerîr ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi" âyetini açıklarken: "Önce Persler Rumları yendi. Sonra da Rumlar Persleri yendi" dedi. "Yakın bir yerde..." âyeti hakkında ise: "Burada Şam topraklarının kıyısında bir yer kastedilmektedir" dedi. Taberânî'nin M. el-Evsat'ta İbn Abbâs'tan bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Bıd', yedi ile on yıl arasında olan bir süredir" buyurmuştur. Taberânî M. el-Evsat'ta ve İbn Merdûye'nin Niyâr b. Mukrim'den bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem):"Bıd', üç yıldan dokuz yıla kadar olan bir süredir" buyurmuştur. İbn Abdilhakem'in Futûh Mısır'da, İbrâhîm b. Sa'd vasıtasıyla Ebu'l- Huveyris'ten bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Bıd', beş yıldan yedi yıla kadar olan bir süredir" buyurmuştur. İbn Abdilhakîm'in, Kelbî vasıtasıyla Ebû Salih'ten bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Bıd', yedi yıllık bir süredir" demiştir. İbn Cerîr'in bildirdiğine göre Mücâhid: "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi... Bu, Allah'ın vaadidir; Allah verdiği sözden caymaz, fakat insanların çoğu bilmezler" âyetlerini açıklarken: "Allah, Perslerin Rumlara karşı galip geldiklerini, sonra da Rumların Perslere karşı galip geldiğini ve müminlerin, ehli kitabın putlara tapan Perslere karşı galip gelmesine sevindiğini zikretmiştir" dedi. İbn Cerîr, İkrime'den bildirir: Rumlar ve Persler yeryüzünün en engin bir yerinde savaştılar. O yer de Şam taraflarında bir yerdi. Rumlar ve Persler orada karşılaştı ve Rumlar hezimete uğradı. Bu durum Mekke'deki Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) ve ashabına bildirilmişti. Bu da kendilerine ağır gelmişti. Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Mecusilerden olan ümmilerin ehli kitap olan Rumlara karşı galip gelmesini istemiyordu. Mekke'deki kafirler bu duruma sevinmiş ve Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem) ashabına gidip: "Siz de Hıristiyanlar da ehli kitap olanlardansınız. Biz ise ümmîleriz. Ancak İranlı kardeşlerimiz ehli kitap olan kardeşlerinize galip gelmiştir. Eğer sizde bizimle savaşacak olursanız biz de size karşı galip geleceğiz" dediler. Bunun üzerine Yüce Allah: "Elif, Lâm, Mîm. Rumlar yenildi. Yakın bir yerde. Ama onlar, bu yenilgilerinden sonra galib geleceklerdir. Birkaç yıl İçinde.." âyetlerini indirdi. Ebû Bekr es-Sıddîk kafirlerin yanına giderek: "Kardeşlerinizin kardeşlerimize galip gelmesine mi seviniyorsunuz? Sevinmeyin, Allah gözünüzü aydın kılmayacaktır. Vallahi, Rumlar Perslere karşı galip gelecektir. Bunu bize Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) haber verdi" dedi. Ubey b. Halef kalkarak: "Yalan söyledin" dedi. Bunun üzerine Ebû Bekr: "Sen daha yalancısın ey Allah'ın düşmanı!" karşılığını verdi. Ubey b. Halef: "Benden on genç deve, senden de on genç deve koyalım ve bahse girelim. Üç yıla kadar Rumlar Perslere karşı galip gelirse bahsi ben kaybedeceğim, Persler galip gelirse bahsi sen kaybedeceksin" dedi. Sonra Ebû Bekr Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) gelip durumu haber verdi. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Bu, dediğin gibi değildir. Bıd' üç yıldan dokuz yıla kadar olan bir süredir. Bahse girdiğiniz şeyleri arttır ve süreyi uzat" buyurdu. Ebû Bekr çıkıp gitti ve Ubey ile karşılaştı. Ubey: "Sanırım pişman oldun" deyince: "Hayır, gel bahse girdiğimiz şeyi arttıralım ve süreyi uzatalım. Bahsi yüz genç deve senden, yüz genç deve benden olacak şekilde arttır ve süreyi dokuz yıl kıl" dedi. Ubey de: "Tamam kabul ettim" karşılığını verdi. İbn Cerîr, Salît'ten bildirir: İbn Ömer'in bu âyeti: (.....) şeklinde okuduğunu işittim. Ona: "Ey Ebû Abdirrahman! Rumlar neye galip geldi?" diye sorulunca: "Şam etrafındaki köylere galip geldi" karşılığını verdi. İbn Cerîr'in bildirdiğine göre İbn Cüreyc: "...Emir Allah'a aittir..."âyetini açıklarken: "Önce Persler Rumlara karşı galip geldi. Sonra da Rumlar Perslere karşı galip geldi" dedi. |
﴾ 2 ﴿