13"İçlerinden bir grup: «Ey Medineliler! Tutunacak yeriniz yok, geri dönün» demişti. İçlerinden bir topluluk da Peygamber'den: «Evlerimiz düşmana açıktır» diyerek izin istemişlerdi. Oysa evleri açık değildi sadece kaçmak istiyorlardı" İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Mücâhid: "İçlerinden bir grup..." âyetini açıklarken: "Burada grup ifadesiyle münafıklar kastedilmektedir" dedi. İbn Ebî Hâtim, İbnu'l-Mübârek vasıtasıyla Hârun b. Mûsa'dan bildirir: Bir kişiye, Hasan'a: (.....) veya (.....) ifadelerini sormasını emrettim. Hasan: "İki ifade de Arapçadır" dedi. İbnu'l-Mübârek: (.....) el- Makâmu ifadesi menzil, (.....) Makâmehu ifadesi kişinin bulunduğu yer ve: (.....) el-Mukâmu ifadesi ise ikamet etmek, mânâsındadır" dedi. İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Katâde: "...Tutunacak yeriniz yok..."âyetini açıklarken: "Burada savaşçınız yoktur. Kaçın ve bu adamı terk edin, mânâsındadır" dedi. İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre İbn Cüreyc: "...Tutunacak yeriniz yok, geri dönün..." âyetini açıklarken: "Kaçın ve Muhammed'i terk edin, mânâsındadır" dedi. Mâlik, Ahmed, Abdurrezzâk, Buhârî, Müslim, Nesâî ve İbn Merdûye'nin Ebû Hureyre'den bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Bütün kasabalara galip gelen bir kasabaya gitmekle emrolundum. O kasabaya Yesrib denilmektedir. O da Medine'dir. Medine körük ateşinin kiri temizlemesi gibi insanları temizler" buyurmuştur. Ahmed, İbn Ebî Hâtim ve İbn Merdûye'nin Berâ b. Âzib'den bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Her kim Medine'ye Yesrib derse Allah'dan mağfiret dilesin. Zira o Tâbe'dir (hoştur), o Tâbe'dir, o Tâbe'dir " buyurdu. İbn Merdûye'nin İbn Abbâs'tan bildirdiğine göre Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Medine'ye Yesrib demeyin. Zira o Tayyib'dir. Ona Yesrib diyen kişi üç defa Allah'dan mağfiret dilesin. O Tayyib'dir (güzeldir), o Tayyib'dir, o Tayyib'dir" buyurdu. İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Süddî: "İçlerinden bir grup: «Ey Medineliler! Tutunacak yeriniz yok, geri dönün» demişti. İçlerinden bir topluluk da Peygamberden: «Evlerimiz düşmana açıktır» diyerek izin istemişlerdi.." âyetini açıklarken şöyle dedi: "Burada münafıklardan olan, Abdullah b. Ubey ve dostları kastedilmektedir. Bunlar: "Ebû Süfyân'la savaşacak savaşçınız yoktur, Medine'ye dönün" demişlerdi. Hâris oğullarından kendilerine Ebû Arâbe b. Evs ve Evs b. Kayzî denilen Ensâr'dan iki kişi Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) gelerek: "Yâ Resûlallah! Evlerimiz açık (korumasız) -Evlerinin duvarlarının alçak olduğunu söylemekteydiler- ve Medine'nin kenarında bir yerdedir. Hırsızların evlerimize girmesinden korkuyoruz" dediler. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) de gitmelerine izin verdi. Bunun üzerine Yüce Allah: "...Oysa evleri açık değildi sadece kaçmak istiyorlardı" buyurdu. İbn Cerîr, İbn Merdûye ve Delâil'de Beyhakî'nin bildirdiğine göre İbn Abbâs: "...Peygamberden... izin istemişlerdi..." âyetini açıklarken şöyle dedi: Burada Hâris oğulları kastedilmektedir. Onlar: "Evlerimiz boştur, hırsızların evlerimize girmesinden korkuyoruz" dediler. İbn Merdûye'nin bildirdiğine göre Câbir b. Abdillah: .Hendek savaşında: "Evlerimiz açık (korumasız) bir yerdedir" diyenler Hâris b. Hâris oğullarıdır" dedi. Firyabî, İbn Ebî Şeybe, İbn Cerîr, İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Mücâhid: "...Evlerimiz düşmana açıktır..." âyetini açıklarken: "Evlerimize hırsızların girmesinden korkuyoruz dediler, mânâsındadır" dedi. |
﴾ 13 ﴿