10"Haddi aşan bir topluluk oldunuz, diye vazgeçip Zikirie sizi uyarmaktan geri mi duralım... Biz, onlardan daha çetinlerini de helâk ettik. Öncekilerin örneği geçti... O, yeıyüzünü size beşik yapan ve gideceğiniz yere ulaşasınız diye sizin için orada yollar var edendir." İbn Cerîr'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Haddi aşan bir topluluk oldunuz, diye vazgeçip Zikir'le sizi uyarmaktan geri mi duralım?" âyetini açıklarken: "Size emredileni yapmamışken sizleri bağışlamamızı mı bekliyorsunuz?" demiştir. Firyâbî, Abd b. Humeyd, İbn Cerîr ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Mücâhid: "Haddi aşan bir topluluk oldunuz, diye vazgeçip Zikir'le sizi uyarmaktan geri mi duralım?" âyetini açıklarken: "Kur'ân'ı yalanlıyorken buna karşılık sizleri cezalandırmayacağımızı mı zannediyorsunuz?" demiştir? Abd b. Humeyd ve İbn Cerîr'in bildirdiğine göre Ebû Sâlih: "Haddi aşan bir topluluk oldunuz, diye vazgeçip Zikir'le sizi uyarmaktan geri mi duralım?" âyetini açıklarken: "Buradaki uyarıdan kasıt azaptır" demiştir. İbn Cerîr ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Katâde: "Haddi aşan bir topluluk oldunuz, diye vazgeçip Zikir'le sizi uyarmaktan geri mi duralım?" âyetini açıklarken şöyle demiştir: "Vallahi şâyet ilk başlarda müşriklerin reddetmeleri üzerine Kur'ân çekilip alınacak olsaydı helak olurlardı. Ancak Yüce Allah rahmeti dolayısıyla uyarı ile çağrılarını tekrarladı ve onları Kur'ân'a davet etti." Muhammed b. Nasr es-Salât'ta Hasan(-ı Basrî)'den bildirir: Yüce Allah ne zaman bir peygamber gönderse yanında bir kitap da indirir. Peygamberin gönderildiği kavmin kitabı kabul etmemeleri durumunda bu kitap çekilip alınır. İşte: "Haddi aşan bir topluluk oldunuz, diye vazgeçip Zikir'le sizi uyarmaktan geri mi duralım?" âyetinde ifade edilen budur. Haddi aşmaktan kasıt da kitabı kabul etmemektir. Ancak onlar kitabı kabul etmeseler de tertemiz kalpler: "Rabbimiz! Kabul ettik! Rabbimiz! Biz kabul ettik!" diyerek onu kabul ettiler. Zira bunu yapmasalar Kur'ân çekilip alınacak ve yeryüzünde ondan geriye hiçbir şey kalmayacaktır. Firyâbî, Abd b. Humeyd, İbn Cerîr ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Mücâhid: "...Öncekilerin örneği geçti" âyetini açıklarken: "Öncekilerin sünnetleri, davranışları, tavırları anlatıldı, anlamındadır" demiştir. Abdurrezzâk, Abd b. Humeyd, İbn Cerîr ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Katâde: "...Öncekilerin örneği geçti" âyetini açıklarken: "Daha öncekilerin nasıl azaba maruz kaldıkları anlatıldı, anlamındadır" demiştir. Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre Âsim, "Haddi aşan bir topluluk oldunuz, diye vazgeçip Zikir'le sizi uyarmaktan geri mi duralım?" âyetini (.....) lafzıyla, (.....) ifadesindeki Elif harfini fethalı okumuştur. "O, yeryüzünü size beşik yapan..." âyetini de (.....) lafzıyla, (.....) ifadesindeki Mîm harfini fetha ile ve Elif siz bir şekilde okumuştur. |
﴾ 10 ﴿