32"«Bu Kur'ân, iki şehrin birinden bir büyük adama indirilmeli değil miydi?» dediler. Rabbinin rahmetini onlar mı bölüştürüyorlar? Dünya hayatında onların geçimliklerini aralarında biz paylaştırdık. Birbirlerine iş gördürmeleri için kimini kimine derecelerle üstün kıldık. Rabbinin rahmeti, onların biriktirdikleri şeylerden daha iyidir." Abd b. Humeyd, İbnu'l-Münzir ve İbn Merdûye'nin bildirdiğine göre İbn Abbâs'a: "Bu Kur'ân, iki şehrin birinden bir büyük adama indirilmeli değil miydi?" âyetindeki iki şehrin hangileri olduğu sorulunca: "Tâif ile Mekke'dir" dedi. "Peki, bu iki şehirdeki iki adam kim?" diye sorulunca da: "Biri Urve b. Mes'ûd, diğeri de Kureyş'in ileri gelenidir" karşılığını verdi. İbn Cerîr, İbn Ebî Hâtim ve İbn Merdûye'nin bildirdiğine göre İbn Abbâs'a: "Bu Kur'ân, iki şehrin birinden bir büyük adama indirilmeli değil miydi?"âyeti sorulunca şöyle dedi: "Bu iki şehirden kasıt Mekke ile Tâif'tir. Buradaki büyük adamlar da Kureyşli Velîd b. el-Muğîre ile (Tâif'ten) Habîb b. Amr es- Sekafî'dir." İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Bu Kur'ân, iki şehrin birinden bir büyük adama indirilmeli değil miydi, dediler" âyetini açıklarken şöyle demiştir: "Bununla Muhammed'den (sallallahü aleyhi ve sellem) değerli ve varlıklı birini kastetmişlerdir. Kastettikleri kişiler de Mekke ahalisinden Velîd b. el-Muğîre ile Tâif ahalisinden Mes'ûd b. Amr es-Sekafî'dir." Abdurrezzâk, İbn Cerîr, İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim, Katâde'den bildirir: Velîd b. el-Muğîre: "Şayet Muhahmed'in dediği gerçekse bu Kur'ân'ın bana ya da Urve b. Mes'ûd es-Sekafî'ye inmesi lazımdı" deyince, "Bu Kur'ân, iki şehrin birinden bir büyük adama indirilmeli değil miydi, dediler" âyeti nazil oldu. Abd b. Humeyd ve İbn Cerîr'in bildirdiğine göre Katâde: "Bu Kur'ân, iki şehrin birinden bir büyük adama indirilmeli değil miydi, dediler" âyetini açıklarken şöyle demiştir: Bu iki şehirden kastettikleri Mekke ile Tâif'tir. Bunu diyenler de Kureyş müşrikleridir. Bize ulaşana göre Kureyş'in her bir boyu peygamberin kendilerinden biri olması gerektiğini iddia etmiştir. Yine bize anlatılana göre müşrikler, Velîd b. el-Muğîre ile Urve b. Mes'ûd es-Sekafî'yi kastederek: "Kur'ân'ın Muhammed'e değil de bu iki adamdan birine inmesi gerekmez miydi?" diyorlardı. Abd b. Humeyd, İbn Cerîr, İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre Mücâhid: "Bu Kur'ân, iki şehrin birinden bir büyük adama indirilmeli değil miydi, dediler" âyetini açıklarken: "Bu iki şehirdeki büyük adamlardan kasıt Mekke'den Utbe b. Rabîa ile Tâif'ten İbn Abdi Yâlîl b. Kinâne es-Sekafî'dir" demiştir. Başka bir lafızda: "Tâif'ten Umeyr b. Mes'ûd es-Sekafî'dir" diye geçer. Başka bir lafızda da: "Tâif'ten Ebû Mes'ûd es- Sekafî'dir" şeklinde geçer. İbn Asâkir'in bildirdiğine göre Mücâhid: "Bu Kur'ân, iki şehrin birinden bir büyük adama indirilmeli değil miydi, dediler" âyetini açıklarken: "Bu büyük adamdan kasıt, o zamanlar Kureyş'in en meşhur adamı olan Utbe b. Rabîa'dır" demiştir. Saîd b. Mansûr ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Şa'bî: "Bu Kur'ân, iki şehrin birinden bir büyük adama indirilmeli değil miydi, dediler" âyetini açıklarken: "İki şehirden olan bu büyük adamlardan kasıt, Velîd b. el-Muğîre el-Mahzûmîile Abdi Yâlîl b. Amr es-Sekafî'dir" demiştir. İbn Cerîr'in bildirdiğine göre Süddî: "Bu Kur'ân, iki şehrin birinden bir büyük adama indirilmeli değil miydi, dediler" âyetini açıklarken: "Söz konusu büyük adamdan kasıt, Kureyşli Velîd b. el-Muğîre ya da Tâif'in ileri gelen adamı olan Kinâne b. Abdi Amr b. Umeyr'dir" demiştir. Abd b. Humeyd, İbn Cerîr ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Katâde: "...Dünya hayatında onların geçimliklerini aralarında biz paylaştırdık. Birbirlerine iş gördürmeleri için kimini kimine derecelerle üstün kıldık. Rabbinin rahmeti, onların biriktirdikleri şeylerden daha iyidir" âyetini açıklarken şöyle demiştir: "Yüce Allah kulların suret ve huylarını değişik değişik kılması gibi dünyada iken geçimliliklerini de aralarında değişik bir şekilde bölüştürüp dağıtmıştır. Onun için bedeni zayıf, dili tutuk olan birinin varlık içinde, güçlü ve konuşkan birinin ise yokluk içinde olduğunu görürsün. Yüce Allah bir imtihan vesilesi olarak da insanların kimini kiminin hizmetine vermiştir. Onun için elinin altında bulunanlara karşı Allah'tan kork! Ancak Yüce Allah'ın ihsan edeceği Cennet onların dünyada iken toplayıp biriktirdiklerinden daha hayırlıdır." |
﴾ 32 ﴿