19

"Anne ve babasına» «Öf size! Benden önce nice nesiller gelip geçmiş iken, beni çıkartılmakla mı tehdit ediyorsunuz?» diyen kimseye, onlar Allah'a sığınarak, «Yazıklar olsun sana! İman et, Allah'ın vaadi gerçektir» diyorlar, o da, «Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir» diyordu... Herkesin yaptıklarına göre dereceleri vardır. Allah, onlara yaptıklarının karşılığını verir, asla kendilerine haksızlık yapılmaz."

Buhârî, Yûsuf b. Mâhek'ten bildirir: Muâviye b. Ebî Süfyân, Mervân b. el- Hakem'i Hicaz'a vali yapmıştı. Bir gün Mervân bir hutbe verdi ve hutbesinde Muâviye'nin oğlu Yezîd'i anmaya, babasından sonra ona biat edilmesi yönünde konuşmaya başladı. Abdurrahman b. Ebî Bekr, Mervân'a karşılık bir şeyler söyleyince, Mervân: "Onu yakalayın!" emrini verdi. Ancak Abdurrahmân (ablası), Hz. Âişe'nin evine girince askerler onu yakalayamadı. Mervân, Abdurrahman için: "Bu adam Yüce Allah'ın, hakkında: "Anne ve babasına, «Öf size! Benden önce nice nesiller gelip geçmiş iken, beni çıkartılmakla mı tehdit ediyorsunuz?» diyen kimse..." âyetini indirdiği kişidir" deyince, Hz. Âişe, perde ardından: "Yüce Allah, benim (ifk olayındaki) masumiyetimi bildiren âyetler haricinde bizim hakkımızda hiçbir âyet indirmedi" karşılığını verdi.

Abd b. Humeyd, Nesâî, İbnu'l-Münzir, Hâkim ve İbn Merdûye, Muharnmed b. Ziyâd'dan bildirir: Muâviye, oğlu Yezîd'e biat edilmesini istediğinde Mervân: "Ebû Bekr ve Ömer'in de sünneti geleneği budur" dedi. Abdurrahman: "Aksine bu Hirakl ile Kayser'in sünnetidir" karşılığını verince, Mervân: "Bu adam Yüce Allah'ın, hakkında: "Anne ve babasına, «Öf size! Benden önce nice nesiller gelip geçmiş iken, beni çıkartılmakla mı tehdit ediyorsunuz?» diyen kimse..." âyetini indirdiği kişidir" dedi. Hz. Âişe, Mervân'ın Abdurrahman hakkında böyle dediğini işitince: "Mervân yalan söylemiş! Mervân yalan söylemiş! Vallahi bu âyet Abdurrahman hakkında nazil olmadı. İstesem de bu âyetin kimin hakkında nazil olduğunu söylerdim. Ama Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) Mervân'ın babasına ve henüz babasının sülbünde iken Mervân'a lanet etmiştir" dedi.

İbn Ebî Hâtim ve İbn Merdûye, Abdullah'tan bildirir: Mervân, Mescid'de hutbe verdiği zaman ben de oradaydım. Hutbesinde: "Yüce Allah, müminlerin emirine (Muâviye'ye), Yezîd hakkında hayırlı şeyler ilham etti. Şayet onu yerine halife olarak tayin ederse bilin ki Ebû Bekr ve Ömer de kendi yerlerine halife tayin etmişlerdi" deyince, Abdurrahman b. Ebî Bekr: "Krallık mı? Vallahi Ebû Bekr hilafeti ne oğullarına ne de akrabalarından birine bıraktı. Muâviye ise oğlunu sevdiği ve ona değer verdiği için hilafeti ona bırakmak istiyor" karşılığını verdi. Mervân, Abdurrahman'a: "Anne babasına 'Öff!' diyen kişi sen değil miydin!" deyince, Abdurrahman: "Sen Resûlullah'ın (sallallahu aleyhi vesellem) kendisine lanet ettiği adamın oğlu değil miydin!" karşılığını verdi. Daha sonra Hz. Âişe durumdan haberdar olunca: "Ey Mervân! Sen Abdurrahman'a şöyle şöyle demişsin! Vallahi yalan söylemişsin, zira o âyet Abdurrahman hakkında değil, filanın oğlu filan hakkında nazil oldu" dedi.

İbn Cerîr'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Anne ve babasına, «Öf size! Benden önce nice nesiller gelip geçmiş iken, beni çıkartılmakla mı tehdit ediyorsunuz?» diyen kimse..." âyetini açıklarken: "Ebû Bekr'in oğullarından biri hakkında nazil oldu" demiştir.

İbn Ebî Hâtim, Süddî'den bildirir: "Anne ve babasına, «Öf size! Benden önce nice nesiller gelip geçmiş iken, beni çıkartılmakla mı tehdit ediyorsunuz?» diyen kimse..." âyetini açıklarken şöyle demiştir: "Bu âyet Abdurrahman b. Ebî Bekr hakkında nazil oldu ki kendisi anne babasına öyle demişti. Anne babası Müslüman olmasına rağmen kendisi Müslüman olmayı kabul etmemişti. Anne babasının davetine cevap vermez, tekrar diriltilme gerçeğini yalanlar ve Mekke'nin yaşlılarından ölmüş olanları kastederek: "Filan kişi nerede? Falan kişi nerede? Neden dirilmediler?" diye sorardı. Ancak daha sonra samimi Müslümanlardan biri oldu ve tövbesinin kabulü konusunda: "Herkesin yaptıklarına göre dereceleri vardır. Allah, onlara yaptıklarının karşılığını verir, asla kendilerine haksızlık yapılmaz" âyeti nazil oldu.

Abdurrezzâk ve İbn Merdûye, Mînâ'dan bildirin Hz. Âişe'nin, bu âyetin Abdurrahman b. Ebî Bekr hakkında nazil olduğu sözünü yalanladığını ve bir adamın adını vererek: "Bu âyet filanın oğlu filan hakkında nazil oldu" dediğini işittim.

Abdurrezzâk, İbn Cerîr ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Katâde: "...Beni çıkartılmakla mı tehdit ediyorsunuz..." âyetini açıklarken: "Çıkartılmaktan kasıt, ölümden sonra tekrar diriltilmektir" demiştir.

19 ﴿