5

"Gök yarıldığı zaman, yıldızlar saçıldığı zaman, denizler kaynaştığı zaman, kabirlerin içi dışa çıktığı zaman herkes önden gönderdiklerini ve geride bıraktıklarını öğrenecektir."

İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Süddî: (.....) âyetini: "Gök yarılıp yırtıldığı zaman" şeklinde açıklamıştır.

İbn Cerîr, İbnu'l-Münzir, İbn Ebî Hâtim ve Beyhakî'nin el-Ba's'da İkrime vasıtasıyla bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Denizler kaynaştığı zaman" âyetini açıklarken: "Denizlerin sularının birbirine karışmasıdır" demiştir. "Kabirlerin içi dışa çıktığı zaman" âyetini açıklarken de: "Kabirlerin deşilip içindekilerin dışarıya çıkarılmasıdır" demiştir.

Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre Rabî' b. Huseym, İnfitâr Sûresi'nin 3. âyetini: (.....) lafzıyla okumuş ve: "Denizler taştığı zaman" şeklinde açıklamıştır.

Abdurrezzâk ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Hasan(-ı Basrî): "Denizler kaynaştığı zaman" âyetini açıklarken: "Denizler önce birbirine karışır sonra suyu çekilip gider" demiştir.

İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre İbn Cüreyc: "Kabirlerin içi dışa çıktığı zaman" âyetini açıklarken: "Kabirlerin deşilip içindeki ölülerin dışarıya çıkarılmasıdır" demiştir.

İbnu'l-Mubârek Zühd'de, Abd b. Humeyd ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre İbn Mes'ûd: "Herkes önden gönderdiklerini ve geride bıraktıklarını öğrenecektir" âyetini açıklarken şöyle demiştir: "Önden gönderdikleri yaptığı iyi işlerdir. Geride bıraktıkları da kendisiyle amel edilen iyi bir sünnettir. Böylesi bir sünnetle amel edenlerin sevabı gibi kendisine de sevap yazılır. Onların sevaplarında da bir eksilme olmaz. Veya kendisiyle amel edilen kötü bir sünnettir. Böylesi bir sünnetle amel edenlerin günahı kadar kendisine de günah yazılır. Onların günahlarında da bir eksilme olmaz."

Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Herkes önden gönderdiklerini ve geride bıraktıklarını öğrenecektir" âyetini açıklarken şöyle demiştir: "Önden gönderdikleri iyi veya kötü yaptığı amellerdir. Geride bıraktıkları ise kendisiyle amel edilen bir sünnettir."

Hâkim'in Huzeyfe'den bildirdiğine göre Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Kim hayırlı bir sünnet (gelenek) ortaya koyar da başkaları da o sünnete uyarsa hem kendi sevabı, hem de o sünnete uyanların sevabı kadarı kendisine yazılır. Onların sevaplarında da herhangi bir eksilme olmaz. Kim de kötü bir sünnet ortaya koyar da başkaları da o sünnete uyarsa hem kendi günahı hem de o sünnete uyanların günahı kadarı kendisine yazılır. Onların günahlarında da herhangi bir eksilme olmaz." Ravi der ki: Ardından Huzeyfç: "Herkes önden gönderdiklerini ve geride bıraktıklarını öğrenecektir" âyetini okudu.

Saîd b. Mansûr, Abd b. Humeyd ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre İkrime: "Herkes önden gönderdiklerini ve geride bıraktıklarını öğrenecektir" âyetini açıklarken: "Yüce Allah'ın kendisine emrettiği şeylerden yaptığı ile heba ettiklerini öğrenir" demiştir.

Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre Katâde bu âyeti açıklarken: "Herkes yaptığı hayırlı şeyleri ve Yüce Allah'ın üzerinde olan haklarından yerine getirmediklerini öğrenir" demiştir.

Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre Saîd b. Cübeyr: "Herkes önden gönderdiklerini ve geride bıraktıklarını öğrenecektir" âyetini açıklarken: "Kişi yaptığı iyi şeyler ile düşündüğü ancak yapmadığı şeyleri öğrenir" demiştir.

Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre Mücâhid: "Herkes önden gönderdiklerini ve geride bıraktıklarını öğrenecektir" âyetini açıklarken: "Yaptığı hayırlı şeyler ile kendisine emredildiği halde yapmadığı şeyleri öğrenir" demiştir.

Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre Atâ: "Herkes önden gönderdiklerini ve geride bıraktıklarını öğrenecektir" âyetini açıklarken: "Hayatta iken yaptığı şeyler ile öldükten sonra geride bıraktığı, başkaları tarafından yapılan sünnetlerdir (âdetlerdir)" demiştir.

5 ﴿