16

İşte onlar hidayete karşılık dalâleti (sapıklığı) satın aldılar, ticaretleri kazanmadı ve hidayete de eremediler.

"İşte onlar hidayete karşılık dalâleti satın aldılar":

Bunun nüzülü için üç görüş vardır:

Birincisi: Bu, bütün kâfirler hakkında inmiştir, bunu İbn Abbâs ile İbn Mes’ûd demişlerdir.

İkincisi: Ehl-i kitap hakkında inmiştir, bunu da Katâde, Süddi ve Mukâtil demişlerdir.

Üçüncüsü: Münafıklar hakkında inmiştir, bunu da Mücâhid demiştir. Satın aldılar: Değiştirdiler demektir. Araplar bir şeyi diğer şeye tercih edene alıcı, ötekisine de satıcı derler.

Dalâlet ve dalâl aynı manayadır. Bu hususta da müfessirlerin üç görüşü vardır:

Birincisi: Burada maksat küfürdür, hidâyetten maksat da imandır. Bu; Hasen Basri, Katâde ve Süddi’den rivayet edilmiştir.

İkincisi: Şüphedir, hidayet de kesin inançtır.

Üçüncüsü: Dalâlet cahillik, hidayet de ilimdir.

Hidâyeti dalâletle değiştirmeleri hakkında da üç görüş vardır:

Birincisi: Onlar iman ettiler, sonra kâfir oldular.

İkincisi: Yahudiler Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem gönderilmeden önce ona iman ettiler, gönderilince de onu inkâr ettiler. Bunu Mukâtil demiştir.

Üçüncüsü: Kâfirler Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in getirdiği hidâyeti işitince reddedip de sapıklığı seçince bir şeyi diğer bir şeyle değiştirmiş gibi oldular. Bunu şeyhimiz Ali b. Ubeydullah demiştir.

"Ticaretleri kazanmadı": Bu sözde mecaz vardır, çünkü ticaret kazanmaz, ancak ticarette kazanılır. Şu âyet de böyledir:

"Hayır, gecenin ve gündüzün hilesi.” (Sebe’: 33) Maksat gece ve gündüz yapılan hiledir. Şu âyet de öyledir:

"İş azmettiği zaman...” (Muhammed: 21) İşe karar verildiği zaman demektir. Bu hususta şöyle bir delil getirdiler:

Ey Haris, sıkıntımı defettin,

Gecem uyudu, kederim dağıldı.

Gece uyumaz, bilakis gecede uyunur. Bu gibi söz, müşkül olmayan ve söyleyenin maksadı belli olan yerlerde kullanılır. Ama nitelemek câiz olan bir şeye nispet edilir de başkası kastedilirse câiz olmaz. Meselâ: Kölen kazandı deyip de, kölende kazandın kasdetmek gibi. Bu manaya Ferrâ’, İbn Kuteybe ve Zeccâc gitmişlerdir.

"Hidâyeti bulamadılar": Bunda da beş görüş vardır:

Birincisi: Allah’ın ilminde hidâyeti bulamadılar.

İkincisi: Sapıklıktan hidayete eremediler.

Üçüncüsü: Mü’minlerin ticaretini anlayamadılar.

Dördüncüsü: Sapıklığı satın almakla doğru yapmadılar.

Beşincisi: Tüccar bazen kazanamaz, ama doğru yolda olur, bu nedenle kınanmaz. Allah ise onları kötülemek için onlarda bu iki durumun da olmadığını beyan etmiştir.

16 ﴿