59Nefislerine zulmedenler bu sözü kendilerine denenden başka bir sözle değiştirdiler. Biz de kendilerine zulmedenlerin üzerine ettikleri fasıklık yüzünden gökten murdar bir azap indirdik. Bil ki, aziz ve celil olan Allah onlara kente girerken bir söz ve bir iş emretti; iş secde, söz de hıtta idi. Onlar sözü de işi de değiştirdiler. İşi değiştirmelerinde beş görüş vardır: Birincisi: Onlar kalçaları üzerine sürünerek girdiler, bunu Ebû Hureyre Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’den rivayet etmiştir. İkincisi: Onlar kıçları üzerine sürünerek girdiler, bunu da İbn Abas ile İkrime demişlerdir. Üçüncüsü: onlar başlarını eğerek girdiler, bunu da İbn Mes’ûd demiştir. Dördüncüsü: Onlar gözlerini eğerek girdiler, bunu Mücâhid demiştir. Beşincisi: Binekli olarak girdiler, bunu da Mukâtil demiştir. Sözü değiştirmelerinde beş görüş vardır: Birincisi: Hıtta yerine, habbetün fi şa’re (arpa içinde bir habbe) dediler, bunu Ebû Hureyre Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’den rivayet etmiştir. İkincisi: Hınta (buğday) dediler, bunu da İbn Abbâs, İkrime, Mücâhid, Vehb ve İbn Zeyd demişlerdir. Üçüncüsü: Hıntatun hamra fiha şa’re (kırmızı buğdayın içinde bir habbe arpa) dediler. Dördüncüsü: hıntatün meskube fiha şa’retün sevda, dediler (delikli bir buğday tanesi, içinde siyah bir arpa vardır). Bunu da Süddi şeyhlerinden demiştir. Beşincisi: Sünbülase dediler, bunu da Ebû Salih demiştir. Ricz ise azaptır, bunu da Kisâi ile Ebû Ubeyde ve Zeccâc demişler, Ru’be’nin şu şi’rini delil göstermişlerdir: Çalım satan nicelerini gördük de, Kalkıp tuzağını ona azap ettik (başına geçirdik). Azabın mahiyetinde de üç görüş vardır: Birincisi: Karanlık ve ölümdür, onlardan bir saatte yirmi dört b. kişi öldü. Yetmiş b. kişi de ceza olarak helak oldu, bunu İbn Abbâs demiştir. İkincisi: Onlara ölet geldi, kırk gece sürdü, sonra öldüler, bunu da Vehb b. Münebbih demiştir. Üçüncüsü: Kardır, ondan yetmiş b. kişi helak oldu, bunu da Said b. Cübeyr demiştir. |
﴾ 59 ﴿