150

Hangi yerden çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram tarafına döndür. Nerede olursanız, yüzünüzü onun tarafına çevirin ki, insanların, içlerinde zulmedenlerden başkasının size karşı bir delili olmasın. Onlardan korkmayın, Ben’den korkun. Nimetimi size tamamlayayım ki, doğru yolu bulasınız.

"Hangi yerden çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir": Bu, tekrar ve tekittir, ehl-i kitabın Müslümanların onların kıblelerine dönme beklentilerini kesip atmak içindir.

"İnsanların size karşı bir delili olmasın": İnsanlar hakkında da iki görüş vardır:

Birincisi: Onlar ehl-i kitaptır, bunu İbn Abbâs, Ebû’l - Âliyye, Katâde ve Mukâtil demişlerdir.

İkincisi: Arap müşrikleridir, bunu Süddi, şeyhlerinden rivayet etmiştir. Kim birincisini derse, şöyle demek istemiş olur: Ehl-i kitabın delili şudur: Onlar Peygamber'e,

"Beyt-i Mukaddes kıblesini ne için terk ettin? Eğer sapıklık idiyse, sen onunla bir süre Allah'a ibadet ettin, eğer doğru idiyse, şimdi niçin terk ettin” demiş olurlar.

Katâde: Adam (Peygamber) atasının Ev’ini ve kavminin dinini özledi, dediler, demiştir. Kim de ikincisini derse, müşriklerin delili şöyle demeleri olur: Kıblenize döndü, yakında da dininize dönebilir.

Batıllarına delil denmesi, delil diye getirdikleri şeyi aynen anlatmasından dolayıdır, meselâ şu âyetler de böyledir:

"Onların kanıtları Rableri katında geçersizdir” (Şura: 16);

"kendilerindeki ilimle sevindiler". (Ğafir: 83)

"İçlerinde zulmedenlerden başkası":

Zeccâc: Bunun manası, kim açık bilgi karşısında delil getirmekle kendisine zulmederse, demiştir. Meselâ, birine karşı: Senin benim üzerimde zulümden başka bir şeyin yoktur, dersin ki, bana haksızlık etmekten başka bende hiçbir şeyin yoktur, ancak bana haksızlık ediyorsun, demektir.

"Onlardan korkmayın":

İbn Abbâs: Ka’be’ye dönmenizde;

"Ben'den korkun": Onu terk etmede demiştir.

150 ﴿