165

İnsanlardan kimileri vardır ki, Allah’tan başka ortaklar/putları ilâh edinirler; onları Allah'ı sever gibi severler. İman edenler ise Allah’ı daha çok severler. Şâyet nefislerine zulmedenler, azabı gördükleri zaman bütün kuvvetin Allah’a ait olduğunu bilselerdi, (putları ilâh edinmezlerdi).

"insanlardan kimileri vardır ki, Allah’tan başka eşler edinirler": Eşler hakkında iki görüş vardır, bunlar da sûrenin başında geçmiştir.

"Onları Allah’ı sever gibi severler": Bunda da iki görüş vardır:

Birincisi: Bunun manası şöyledir: O’nu iman edenlerin Allah’ı sevmesi gibi severler. Bu; İbn Abbâs, İkrime, Ebû’l - Âliyye, İbn Zeyd, Mukâtil ve Ferrâ’’nın görüşleridir.

İkincisi: O’nları Allah’ı sevdikleri gibi severler, yani sevgide putlar ile Allah’ı bir tutarlar. Bu da Zeccâc’ın görüşüdür. Birinci görüş hiçbir şey değildir. Onun çürük olduğuna delil de:

"İman edenler Allah’ı daha çok severler” kavlidir.

Müfessirler şöyle demişlerdir: Allah’ı putperestlerin putlarını sevmelerinden daha çok severler.

"Velev yerallezîne zalemû": Ebû Amr, İbn Kesir, Âsım, Hamze ve Kisâi ye ile

"yera” okumuşlar, manası da: Ahiret azabını görselerdi bütün güç ve kuvvetin Allah’a ait olduğunu bilirlerdi, şeklindedir. Nâfi, İbn Âmir ve Yakub da, te ile Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’e hitaben "velevtera” okumuşlardır. Ondan maksat da bütün insanlardır. Cevabı mahzuftur, takdiri şöyledir: Büyük bir olay görürdün. Nitekim: Filanı kırbaç altında görseydin... denir. Cevabı niçin hazfedilmiştir, çünkü mana onsuz da açıktır.

Ebû Ali şöyle demiştir: "Neden

"iza” demedi de

"iz” dedi, halbuki "iz” edatı mazi (geçmiş zaman) içindir? Çünkü durumu yakınlaştırmak istemiş, onun için de mazi misali getirmiştir.

"Lev"in cevabı niçin hazfedildi, çünkü bu, daha haşmetlidir. Zira akla her türlü tehdidi getirir. Ebû Cafer

"innel kuvvete lillâh” ve "innallahe” her ikisin de cümle başı olarak hemzenin kesri ile okumuştur. Sanki şöyle demiştir: Onların putlarını sevmelerini görmen seni üzmesin,

"çünkü bütün güç Allah'ındır.

İbn Abbâs da şöyle demiştir: Kuvvet, güç ve mukavemet demektir.

165 ﴿