179

Ey akıl sahipleri, kısasta sizin için hayat vardır. Kötülüklerden korunasınız diye (bunlar açıklanıyor).

"Kısasta sizin için hayat vardır":

Zeccâc şöyle demiştir: Bir adam, öldürdüğü takdirde öldürüleceğini bilirse, öldürmekten vazgeçer. Bu da hem öldürmek istediği kimse hem de kendi nefsi için hayat olur. Çünkü o, kısas için vazgeçmiştir. Şair de bu manayı almış ve şöyle demiştir:

Benden Ebû Mâlik'e elden bir mektup gönderin,

İtapta, kavimler arasında hayat vardır.

Yani birbirlerine itap ederlerse, itap konusu meseleyi düzeltmiş olurlar.

"Elbab": Akıllar demektir. Neden hitap genel olduğu halde özelikle onlara hitap edilmiştir? Çünkü hitaptan istifade edecek olan onlardır, zira onlar onun emrini tutar, yasağından kaçarlar.

"Belki korunursunuz":

İbn Abbâs: Belki kan dökmekten korunursunuz, demiştir.

İbn Zeyd de: Belki sen onu öldürüp de ona karşı kendinin de öldürülmesinden korunursun, demiştir.

İbn Mansur, Ahmed’den şöyle dediğini nakletmiştir: Bir adam bir adamı sopa ile öldürür veya onu boğar ve başını taş ile yararsa, öldürdüğü şekilde öldürülür. Bundan da çıkan zahir mana şudur: Kısas kılıçtan başka bir şeyle olur ve öldürdüğü aletin benzeri ile olur. Bu; İmam Malik ile Şâfiî’nin görüşüdür. Harb de ondan: Odunla öldürürse kılıçla öldürülür dediğini nakletmiştir. Ebû Talib de: Onu boğarsa, kılıçla öldürülür, diye nakletmiştir. Bunun da zahir manası şudur: Kısas ancak kılıç ile olur. Ebû Hanife rahmetullahi aleyhin görüşü de budur.

179 ﴿