180

Birinize ölüm geldiği zaman, eğer bir hayır/mal bırakmış ise ana babaya ve akrabalara meşru surette vasiyet etmek takva sahipleri üzerine bir hak olarak yazıldı.

"Birinize ölüm geldiği zaman yazıldı":

Zeccâc şöyle demiştir: Mana: Ve size yazıldı demektir. Ancak söz uzadığı için atıfa gerek duyulmamış ve ondan vav manası anlaşılmıştır. Maksat: Birinize ölüm anında vasiyet etmek yazıldı demek değildir. Çünkü o, o anda meşguldür, asıl mana: Vasiyete gücünüz yeterken vasiyet etmek size yazıldı, demektir. O zaman adam: Ben öldüğüm zaman filana şu kadar bıraktım, der. Burada

"hayır” ise, bir grup müfessire göre maldır.

Bu vasiyetin geçerli olacağı malın miktarı üzerinde de altı görüş vardır:

Birincisi: Bin dirhem ve üstüdür. Bu Hazret-i Ali ile Katâde’den rivayet edilmiştir.

İkincisi: Yedi yüz dirhem ve üzeridir, bunu da Tâvûs, İbn Abbâs’tan rivayet etmiştir.

Üçüncüsü: Altmış dirhem ve üzeridir, bunu da İkrime, İbn Abbâs’tan rivayet etmiştir.

Dördüncüsü: O, ailenin nafakasından artan çok maldır. Hazret-i Âişe, kendisine, vasiyet etmek istiyorum diye soran bir adama:

"Malın ne kadar?” dedi. O da: Üç b. dirhem deyince: 'Ailen ne kadar?” dedi. O da: Dört kişi, dedi. Hazret-i Âişe de: Bu azdır, onu ailene bırak, dedi.

Beşincisi: O beş yüz ilâ b. dirhemdir, bunu da İbrahim Nehaî demiştir.

Altıncısı: O az da olabilir, çok da olabilir, bunu da Ma’mer, Zührî’den rivayet etmiştir. Ma’ruf ise, içinde haksızlık olmayan şey demektir.

Hüküm: Vasiyet mendûb mu idi, yoksa vacip mi idi? Bunda da iki görüş vardır:

Birincisi: O mendûb idi.

İkincisi: O farz idi, bu daha doğrudur, çünkü Allahü teâlâ: Yazıldı, demiştir ki, manası, farz kılındı, demektir.

Bu âyet ise miras âyeti ile neshedilmiştir.

İbn Abbâs da şöyle demiştir: Onu

"erkekler için ebeveynin ve akrabaların bıraktıklarından hisse vardır” (Nisa: 7) âyeti neshetmiştir. Âlimler ebeveyn ile mirasçı olan akrabalara vasiyetin neshedildiğinde müttefik, mirasçı olmayan akrabalar hususunda da farklıdırlar: Onlara vasiyet vacip mi? Bunda da iki görüş vardır: En doğrusu kimseye vacip olmamasıdır.

180 ﴿