190

Sizinle savaşanlarla Allah yolunda savaşın. Şüphesiz Allah aşırı gidenleri sevmez.

"Sizinle savaşanlarla Allah yolunda savaşın": Sebeb-i nüzulü şöyledir: Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem, Beytullah’tan men edilip kurbanım Hudeybiye’de kesip de ertesi sene gelmek üzere müşriklerle anlaşınca, döndü. Ertesi sene hazırlığını yapınca ashap Kureyş’in sözünde durmamasından ve onları men edip onlarla savaşmasından korktular. Ashap ise haram ayda savaşmak istemediler; işte bunun üzerine bu âyet indi. Bunu İbn Abbâs demiştir.

"Vela ta’tedu": Zulmetmeyin, buradaki zulümden ne kastedildiği hususunda da dört görüş vardır:

Birincisi: O, kadınları ve çocukları öldürmektir, bunu İbn Abbâs ile Mücâhid demişlerdir.

İkincisi: Bunun manası: Sizinle savaşmayanlarla savaşmayın, demektir. Bunu da Said b. Cübeyr, Ebû’l-Âliyye ve İbn Zeyd demişlerdir.

Üçüncüsü: O, yasak edildikleri şeyi yapmaktır, bunu da Hasen demiştir.

Dördüncüsü: Haram ayda savaş başlatmaktır, bunu da Mukâtil demiştir.

Âlimler bu âyetin mensuh olup olmaması hususunda iki görüş üzerinde ihtilaf etmişlerdir:

Birincisi: O, mensuhtur, bu görüşün sahipleri bunun mensuh kısmında da iki görüşle ihtilaf etmişlerdir:

Birincisi: O, baş tarafıdır ki,

"Allah yolunda sizinle savaşanlarla savaş edin” kısmıdır. Bu da savaşın çarpışan kâfirler hakkında mubah olup savaşmayanlar hakkında mubah olmadığını gerektirir. Bu da:

"Onları nerede bulursanız öldürün” âyeti ile mensuhtur.

İkincisi: Mensuh olan

"tecavüz etmeyin” kısmıdır. Bunların da tecavüz etmeyin üzerinde iki görüşleri vardır:

Birincisi: O, savaşmayanı öldürmektir.

İkincisi: Müşriklere savaş açmaktır. Bu da kılıç âyetiyle mensuhtur.

İkincisi: O, muhkemdir, manası da onlara göre: Allah yolunda sizinle savaşanlarla savaşındır. Bunlar da kendilerini savaşa hazırlayanlardır. Ama rahipler, pir-i faniler, kötürümler, gözsüzler ve deliler gibi kendilerini savaşa hazırlamayanlarla savaşılmaz. Bu da baki bir hükümdür, mensuh değildir.

Âlimler savaşı serbest bırakan ilk âyet hakkında iki görüş halinde ihtilal etmişlerdir:

Birincisi: O

"zulme uğrayarak öldürülenlere izin verildi” (Hac: 39) âyetidir. Bunu Ebû Bekir es - Sıddik, İbn Abbâs, Said b. Cübeyr ve Zührî demişlerdir.

İkincisi: O bu ayettir:

"Allah yolunda savaşın” âyetidir. Bunu da Ebû’l-Âliyye ile İbn Zeyd demişlerdir.

190 ﴿