194Haram ay haram aya karşılıktır. Hürmetler karşılıklıdır. Kim size saldırırsa size saldırdığı kadar siz de ona saldırın. Allah’tan korkun ve bilin ki, Allah takva sahipleri ile beraberdir. "Haram ay haram aya karşılıktır": Bu âyet bir sebeple inmiştir; bunda da iki görüş halinde ihtilaf etmişlerdir: Birincisi: Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ile ashabı zilkade ayında umre niyetiyle çıktılar, yanlarında da kurbanları vardı. Müşrikler ise onları çevirdiler; Allah’ın Nebisi geri dönüp gelecek sene gelmek üzere onlarla banş yaptı. Mekke’de üç gün kalacak, oraya sİlâhla girmeyecek, giderken Mekkelilerden hiçbir kimseyi çıkarmayacaktı. Ertesi sene olunca o ve ashabı geldiler, Mekke’ye girdiler. Müşrikler ona karşı övündüler, çünkü Hudeybiye günü onu geri çevirmişlerdi. Allah da onlardan kısasını (rövanşını) aldı ve onu o geri çevirdikleri haram ayda Mekke’ye girdirdi, bunun üzerine: "Haram ay haram aya karşılıktır, hürmetler karşılıklıdır” dedi. İbn Abbâs, Mücâhid, Atâ’, Ebû’l - Âliyye ve diğerleri bu kanaate varmışlardır. İkincisi: Arap müşrikleri, Peygamber aleyhisselam’a: Haram ayda bizimle savaşmaktan men mi edildin?” dediler, o da: Evet, dedi. Kendisini haram ayda gevşetip onunla o ayda savaşmak istediler. Bu âyet onun üzerine indi, şöyle demek istiyor: Eğer haram ayda sizden bir şeyi helâl etmek isterlerse, siz de onlardan aynısını helâl sayın. Bu; Hasen’in görüşüdür, İbrahim b. Seriyy ile Zeccâc da bunu tercih etmişlerdir. Birinci görüşün sahipleri ise, âyetin manası şöyledir, derler: İçinde hareme girdiğiniz haram ayı geçen sene sizi içeri sokmadıkları haram aya karşılıktır. "Hürmetler karşılıklıdır": Sizi zilkade ayında hareme sokmadıkları gibi ben de sizin için rövanşını aldım. Zeccâc ise şöyle demiştir: Haram ay: Yani haram ayda savaşmak, haram ay iledir; böylece Allahü teâlâ onlara bu haram şeylerin Müslümanlara ancak kısas (misilleme) ile câiz olacağını bildirdi, sonra da bunu kılıç âyeti ile neshetti. Şöyle de denilmiştir: Hürmetlerin çoğul yapılması; haram ayı, haram şehri ve ihram hürmetini kastetmesindendir. "Kim size saldırırsa siz de ona saldırın": İbn Abbâs: Kim sizinle haremde savaşırsa siz de onunla savaşın, demiştir. Saldırıya mukabele etmek neden saldırı sayılmıştır? Çünkü iki fiil şeklen birbirine benzemektedir; gerçi biri taat, diğeri masiyettir. Zeccâc da şöyle demiştir: Araplar: O bana zulmetti, ben de ona zulmettim; filan bana cahillik etti, ben de ona cahillik ettim, derler. Bu mananın izahı sûrenin başında geçmiştir. "Allah’tan korkun": Said b. Cübeyr şöyle demiştir: Allah’tan korkun, haremde onlara önce siz savaş açmayın. |
﴾ 194 ﴿