112

Nerede bulunsalar üzerlerine zillet damgası vurulmuştur; ancak Allah'ın ipine ve insanların ipine sarılmış olmaları hariç. Allah’ın gazabına uğradılar ve üzerlerine miskinlik damgası vuruldu. Çünkü onlar Allah’ın âyetlerini inkâr ediyorlar ve peygamberleri haksız yere öldürüyorlardı. İşte bu, isyan etmeleri ve aşırı gitmelerinden dolayı idi.

"Eyne ma sükıfû": Nerede yakalanır ve bulunurlarsa, demektir. Çünkü onlar nereye inseler o yer halkının sözüne ve cizye vermeye muhtaçtırlar.

Hasen Basri şöyle demiştir: Bu ümmet hep onları: Mecusilere cizye verirken görmüştür.

Habl kelimesine gelince:

İbn Abbâs, Atâ’, Dahhâk, Katâde, Süddi ve

İbn Zeyd: Habl, verilen sözdür, demişlerdir. Bazıları da: Kelâmın manasının: Ancak mü’minlerden Allah’ın izni ile aldıkları söz hariçtir, şeklinde olduğunu söylemişlerdir.

Zeccâc da şöyle demiştir:

"Ancak Allah'ın sözü hariç” kavlinde istisnadan sonrası (maba’di), birinciye (makabline) dahil değildir (istisna munkatıdır).

Mana şöyledir: Onlar hor ve zelillerdir, şu kadar var ki, onlar kendilerine verilen söze sığınırlar. Âyetin kalan kısmının tefsiri ise Bakara suresinde geçmiştir.

112 ﴿