117Onların bu dünya hayatında harcadıklarının hali, içinde dondurucu bir soğuk bulunan ve kendilerine zulmeden bir kavmin ekinine dokunup da onu mahveden rüzgarın hali gibidir. Onlara Allah zulmetmedi, fakat onlar kendilerine zulmediyorlardı. "Onların bu dünya hayatında harcadıklarının hali": Kimlerin hakkında indiğinde dört görüşle ihtilaf ettiler: Birincisi: O kâfirlerin infak ve sadakaları hakkındadır, bunu Mücâhid, demiştir. İkincisi: O ayak takımı Yahudilerin, Âlimlerine harcamaları hakkında inmiştir, bunu da Mukâtil, demiştir. Üçüncüsü: Bedir savaşına katkıda bulunan Müşrikler hakkındadır. Dördüncüsü: Müşriklerle savaş etmeye çıkan Müslümanlarla beraber çıkan münafıkların katkıları hakkında inmiştir. Bu iki görüşü Ebû’l - Hasen Maverdi, demiştir. Süddi de şöyle demiştir: Harcama şirk amellerine misal olarak verilmiştir. Âyette geçen "sırr” kelimesi hakkında da üç görüş vardır: Birincisi: O, soğuktur, bunu çoğunluk, demiştir. İkincisi: O, ateştir, bunu İbn Abbâs, demiştir. İbn Enbari de: Ateşin sesle nitelenmesi alevlenirken ses çıkarmasından dolayıdır, demiştir. Üçüncüsü: Sırr: Ses çıkarma, çakıl ve taşın hareketidir, sarirün- na’l (ayakkabının çıkardığı ses) de ondandır. Bunu İbn Enbari, demiştir. Hars ise: Ekindir. "Kendilerine zulmediyorlardı"nın manasında da iki görüş vardır: Birincisi: Küfür, masiyetler ve Allahü teâlâ’nın hakkına mani olmakla kendilerine zulmettiler. İkincisi: Ekim zamanı dışında ekin ekmekle zulmettiler. "Allah onlara zulmetmedi": İbn Abbâs şöyle demiştir: Onlara bu eksikliği suç işlemedikleri halde vermedi; bu, Allah’ın hakkını men etmeleri yüzünden nefislerine zulmettikleri için gelmiştir. Bu, Allahü teâlâ’nın amellerini ahirette iptal edeceğine dair getirdiği bir misaldir. Bize anlatıldığına göre Sa’leb şöyle demiştir: Allahü teâlâ bu ayete rüzgarla başladı, mana ise ekin üzerinedir. Tıpkı şunun gibi: "duymayan davarlara seslenen çoban gibi", aslında mana seslenilen davar üzerinedir. Şu âyet de buna yakındır: "İçinizden ölüp de geride eşler bırakanların eşleri kendi başlarına iddet beklerler"; Burada "eşlerden” haber vermiş, "ellezine"nin işaret ettiği erkekleri terk etmiştir, sanki: içinizden ölenlerin eşleri iddet beklerler demiş gibidir. Ellezine ile başlamışsa da maksat eşlerdir. Sa’leb örnek olarak şu şi’ri getirmiştir: Belki de rüzgar benden bir dönerse, İbn Ebi Deyyan’ın üzerine, pişman olabilir. Şair, kendini bırakıp İbn Ebi Deyyan’dan haber vermiştir. Maksadı: Rüzgar benden dönerse belki de İbn Ebi Deyyan pişman olur, demektir. Bazen bir şeyle başlanır, maksat onu geri koymaktır; şu âyet-i kerime gibi: "Kıyamet günü Allah’a karşı yalan söyleyenlerin yüzlerinin kapkara olduğunu görürsün". (Zümer: 60) Mana: Allah'a karşı yalan söyleyenlerin yüzleri kıyamet gününde kapkara olacaktır, demektir. |
﴾ 117 ﴿