118

Ey iman edenler, sizden başkalarını sırdaş edinmeyin; onlar size fesat yapmakta kusur etmezler. Sıkıntıya düşmenizi isterler. Kin ve nefretleri ağızlarından belli olmuştur. Göğüslerinin gizledikleri ise daha büyüktür. Eğer aklınızı çalıştırıyorsanız âyetleri size açıklamış bulunuyoruz.

"Ey iman edenler, sizden başkalarını sırdaş edinmeyin".

İbn Abbâs ile

Mücâhid şöyle demişlerdir; Bu âyet; münafıklara samimi davranan Yahudilerle aralarındaki akrabalık, dostluk, komşuluk, emişme ve antlaşma yüzünden sıkı fıkı olan bir grup münafıklar hakkında inmiştir. Onlar bu hareketlerinden men edildiler.

Zeccâc şöyle demiştir: Bitane: Durumunu gizleyen ve kendisine açınılan kimsedir: Fülanün bitanetün lifülanin denir ki, ona sokuluyor ve onunla can ciğerdir, demektir. Laye’luneküm’ün manası ise: Sizi sonunda zarara sokacak hareketten çekinmezler, demektir.

"Veddu maanittüm": Sıkıntıya uğramanızı, başınıza kötü bir şey ve bir zarar gelmesini isterler, demektir. Fülanün yu’nitü fülanen denir ki, onu zora sokmak ve ona eziyet etmek istiyor, demektir. Bunun aslı: Ekemetün anutun kavlinden gelir ki, uzun, dik ve engebeli yokuş demektir.

İbn Kuteybe de: Mindüniküm"ün manası: Müslümanların dışında demektir, habal ise şerdir, demiştir.

"Kin ve nefretleri ağızlarından belli olmuştur":

İbn Abbâs şöyle demiştir: Size onlardan yalan, kötü söz ve dininize muhalefet göründü. Kadı Ebû Ya'lâ da şöyle demiştir: Bu âyette Müslümanların memurluk ve katiplik gibi işlerinde zimmileri çalıştırmanın câiz olmadığına işaret vardır.

Bunun içindir ki, İmam Ahmed: Ehli harple savaşırken zimmilerden yardım istenmez, demiştir. Rivayete göre Hazret-i Ömer de, Ebû Mûsa'nın zimmilerden birini katiplikte kullandığını haber alınca ona yazmış ve onu azarlamış: Allah onları hor ettikten sonra onları tekrar aziz etmez, demiştir.

118 ﴿