170

Allah'ın, lütuf ve kereminden kendilerine verdiklerine sevinir ve henüz arkalarından kendilerine katılmayan kimselerle de, onlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir diye de sevinirler.

Ferihin : Ferah: Sevinçtir, Allah’ın onlara verdiği ise nail oldukları ikram ve rızkıdır. İstibşar: Müjde ile sevinmektir.

"Arkalarından kendilerine katılmayanlar” da:

Müslüman kardeşleridir. Onlarla sevinmeleri hususunda da üç görüş vardır:

Birincisi: Allahü teâlâ şehitlerin ikramını haber verince, şehitlere de, ben Nebinize âyet indirdim ve ona durumunuzu bildirdim, dedi; onlar da buna sevindiler ve kardeşlerinin de ısrarla şehitlik isteyeceklerini öğrendiler. Bunu Said b. Cübeyr, demiştir.

İkincisi: Onlar için şehitlik umdukları kardeşleri ile sevinir: Eğer öldürülürlerse onlar da bizim nail olduğumuz lütfe nail olurlar, derler.

Üçüncüsü: Şehide, içinde yakında kendisine gelecek olan kardeşleri ve aile fertlerinin isimleri bulunan bir yazı verilir; içinde falanca zamanda sana şunlar şunlar gelecektir, yazılır; o da onların gelmesiyle sevinir, tıpkı kayıplarını bekleyenlerin adamlarının gelmesiyle sevindikleri gibi. Bu da Süddi’nin görüşüdür.

"En lâ havfün aleyhim"deki hüm zamiri henüz kendilerine katılmayanlara râcîdir.

Ferrâ’ da şöyle demiştir: Onlara korku ve keder olmadığına sevinirler.

Korku ve kederin hangi hususlarda ortadan kalktığında da iki görüş vardır:

Birincisi: Onlara geride bıraktıkları zürriyetleri hususunda korku yoktur, geride bıraktıkları malları için de üzülmezler.

İkincisi: Onlara yeni kavuştukları şeyler için korku yoktur, ahiretle sevindikleri için de dünyadan ayrıldıklarına üzülmezler.

170 ﴿