178

Kâfirler kendilerine süre vermemizi kendileri için hayırlı sanmasınlar. Biz onlara ancak günahlarını artırmaları için süre veriyoruz. Onlar için aşağılayıcı bir azap vardır.

"Kâfirler kendilerine süre vermemizi kendileri için hayırlı sanmasınlar":

Âyetin kimler hakkında indiğinde dört görüş halinde ihtilaf etmişlerdir.

Birincisi: Yahudiler, Hıristiyanlar ve münafıklar hakkında inmiştir, bunu İbn Abbâs, demiştir.

İkincisi: Kurayza ve Nadiyr Yahudileri hakkında inmiştir, bunu da Atâ’, demiştir.

Üçüncüsü: Mekke müşrikleri hakkında inmiştir, bunu da Mukâtil, demiştir.

Dördüncüsü: Bütün kâfirler hakkında inmiştir, bunu da Ebû Süleyman Dımeşki, demiştir.

İbn Kesir, Ebû Amr ve Nâfi şuralarda ye ile, sini de meksur olarak okumuşlardır:

"Vela yahsibennellezine keferu” (Al-i İmran: 178);

"vela yahsibennellezine yebhalune” (Al-i İmran: 180);

"vela yahsibenellezine yefrahune". (Al-i İmran: 188) İbn Âmir de onlara katılmıştır, ancak o, sini meftuh okumuştur. Hamze de onları te ile okumuştur. Âsım ile Kisâi de bu suredekileri te ile okumuşlar, ancak şu ikisi hariç:

"Vela yahsibennellezine keferu";

"vela yahsibennellezine yebhalune". Bu ikisini ye ile okumuşlardır. Ancak Âsım sini meftuh, Kisâi de meksur okumuşlardır.

"Vela tahsebennellezine kutilu

"yu te ile okumada ihtilaf etmemişlerdir.

"Nümli lehüm": Ömürlerini uzatıyoruz, demektir. "Vehcünri meliyya” da böyledir.

İbn Enbari şöyle demiştir: Nümli, melve’den türemiştir ki, süre, demektir. Melvetün mineddehri, melveten, mülveten, melaveten, milaveten ve mülaveten denir ki, hepsi aynı manayadır. İlbes cediden ve temelle habiben sözü de buradan gelir ki: Yeni giy, dostu eskit, demektir.

Mütemmim b. Nüveyere de şöyle demiştir: Yeni ve eski mallarımı vererek ömrünü uzatmak isterdim (temelleytü).

178 ﴿