66Eğer biz onlara: "Kendinizi öldürün ve yurtlarınızdan çıkın” diye yazsaydık, bunu ancak içlerinden pek azı yaparlardı. Eğer onlar kendilerine verilen öğüdü tutsalardı hem onlar için daha hayırlı hem de imanlarını daha pekiştirici olurdu. "Eğer biz onlara: Kendinizi öldürün, diye yazsaydık": Âyetin iniş sebebi şöyledir: Yahudilerden bir adam: Allah’a yemin ederim ki, Allah bize: Kendinizi öldürün, diye yazdı, biz de onları öldürdük, dedi. Sabit b. Kays b. eş - Şemmas da: Allah’a yemin ederim ki, eğer Allah bize de aynısını yazarsa, biz de yaparız, dedi. Bunun üzerine bu âyet indi. Bu, Süddi’nin görüşüdür. Zeccâc da şöyle demiştir: "Lev” edatı, bir şeyin olmamasından dolayı başka bir şeyin olmaması içindir; meselâ: Levcaeni Zeydün leci’tuhu, denir ki, mana: O gelmediği için ben de gelmedim, demektir. "Ketebna": Farz kıldık manasınadır, anlam da: Eğer mü’minlere kendi nefislerinizi öldürün diye farz kılsaydık, olur. Ebû Amr: Nunun kesresiyle: Eniktülu, vavın zammesiyle de: Evuhrucu, okumuş; İbn Âmir, İbn Kesir, Nâfi ve Kisâi de: Nunun ve vavın zammesiyle: Enuktulu evuhrucu okumuşlardır. Âsım ile Hamze de ikisinin de kesresi ile okumuşlardır: Manada da şöyledir: Eğer Mûsa kavmine farz ettiğimizi onlara da farz etse idik, bunu içlerinden ancak pek azı yaparlardı. Bu, cumhûrun kıraatidir. İbn Âmir nasb ile: İlla kalilen okumuştur. "Eğer onlar": Yani mü’min olduklarını iddia eden ve tağutun hakemliğine başvuran münafıklar, "kendilerine verilen öğüdü tutsalardı": Yani kendilerine edilen Allah’a itâat ve emrini yerine getirme va’zını dinleselerdi, "onlar için elbette hayırlı olurdu", işleri daha sağlam olurdu. Süddi de: "Daha pekiştirici": Yani daha doğrulayıcı olurdu, demiştir. |
﴾ 66 ﴿