78

Nerede olursanız ölüm size ulaşır; ister ki, sağlam kalelerde olun. Onlara bir iyilik dokunursa, bu, Allah katındandır, derler. Başlarına bir musibet gelirse, bu, senin yüzündendir, derler. De ki: Hepsi Allah katındandır. Bu topluluğa ne oluyor ki, neredeyse söz anlamıyorlar!

"Nerede olursanız ölüm size ulaşır":

İniş sebebi şöyledir: Münafıklar Uhut şehitleri hakkında: Eğer yanımızda olsalardı, ölmezler ve öldürülmezlerdi, dediler. Bunun üzerine bu âyet indi. Bu; İbn Abbâs ile Mukâtil’in görüşleridir. Buruc ise: Kalelerdir, bunu İbn Abbâs ile İbn Kuteybe, demişlerdir.

"Müşeyyede” kavli hakkında da beş görüş vardır:

Birincisi: O, sağlam demektir, bunu İbn Abbâs ile Katâde, demişlerdir.

İkincisi: Yüksek demektir, bunu da Ebû Mâlik, Mukâtil ve İbn Kuteybe, demişlerdir.

Üçüncüsü: Badanalı demektir, bunun da Hilal b. Habbab ile el - Yezidi, demişlerdir.

Dördüncüsü: O kireçle yapılmıştır, demektir, bunu da Ebû Süleyman Dımeşki, demiştir.

Beşincisi: O göklere yükselen burçlardır, bunu da Rebi’ b. Enes ile Sevr i, demişlerdir.

Süddi de: O göklere yükselen beyaz binalar (saraylar)dır, demiştir.

"Başlarına bir şey gelirse":

Bunlar hakkında da ihtilaf edilmiştir:

Birincisi: Onlar münafıklarla Yahudilerdir, bunu İbn Abbâs, demiştir.

İkincisi: Onlar münafıklardır, bunu da Hasen, demiştir.

Üçüncüsü: Yahudilerdir, bunu da Seriyy, demiştir.

"İyilik ve kötülük” üzerinde de iki görüş vardır:

Birincisi: İyilik; bolluk ve yağmur; kötülük de kıtlık ve pahalılıktır, bunu Ebû Salih, İbn Abbâs’tan rivayet etmiştir.

İkincisi: İyilik; fetih ve ganimet; kötülük de bozgun, yaralanma vesairedir. Bunu da İbn Ebi Talha, İbn Abbâs’tan rivayet etmiştir.

"Şendendir": Bunda da iki görüş vardır:

Birincisi: Senin uğursuzluğundandır, bunu da İbn Abbâs, demiştir.

İkincisi: Tedbirsizliğindendir, bunu da İbn Zeyd, demiştir.

"De ki: Hepsi Allah katındandır":

İbn Abbâs şöyle demiştir: İyilik ve kötülük: İyiliğin Allah katından olması, onu nimet olarak ihsan etmesindendir. Kötülüğün de O’ndan olması, onunla denemesindendir.

"Fema lihaülail kavmi":

Ebû Amr ile Kisâi, "fema

"daki elif üzerinde vakfetmişler; şu âyetlerde de böyledir:

"Mâli-hâzel kitâbi";

"mâli-hâze-r-resûli";  

"femâ-lil-lezine keferû". Diğerleri ise lâm üzerinde vakfetmişlerdir.

"Hadis” (söz) ise: Kur’ân olduğu söylenmiştir. Sanki: Kur’ân’ı anlamıyorlar ki, ona iman etsinler ve hepsinin Allah katından olduğunu bilsinler, demiştir.

78 ﴿