77

Derken o dişi deveyi kestiler ve Rablerinin emrinden uzaklaştılar.

"Ey Salih, eğer sen gönderilenlerden isen, tehdit ettiğin şeyi bize getir” dediler.

"Fe’akaru’n-nâkate": Yani deveyi öldürdüler demektir.

İbn Kuteybe şöyle demiştir: Akr öldürmek manasına gelir; Peygamber aleyhisselam’ın şehitlerden bahsederken: "Kim atını akr ederse demiştir ki, öldürürse, demektir.8

8 - İmam Ahmed, Müsned, 3/391, Cabir b. Abdullah'tan rivayet edilmiştir.

İbn İshak da şöyle demiştir: Deveyi öldüren bir ağacın arkasına gizlendi, ona bir ok attı; bacak kasına saplandı. Sonra da ona kılıçla saldırdı, ökçe veterini (aşil kirişini) kesti, sonra da onu boğazladı. Ezheri şöyle demiştir: Akr, Araplarda devenin ökçe sinirini kesmektir. Sonra akr boğazlama için kullanıldı, çünkü devenin o damarını kesen onu boğazlar.

"Uzaklaştılar (atev)":

Zeccâc şöyle demiştir: Küfürde haddi aştılar.

Ebû Süleyman da: Rablerinin emrinin dışına çıktılar, demiştir.

"Bizi tehdit ettiğin şeyi getir": Yani azabı, demektir.

77 ﴿