10Peygamberleri de: "Göklerin ve yerin yaratıcısı Allah'ta şüphe mi var? O sizi günahlarınızı bağışlamak ve sizi belli bir süreye kadar ertelemek için çağırıyor” dediler. Onlar da: "Siz ancak bizim gibi bir insansınız. Bizi atalarımızın ibadet ettikleri şeyden çevirmek istiyorsunuz. Öyleyse bize açık bir delil getirin” dediler. "Peygamberleri: "Allah’ta şüphe mi var?” dediler": Bu, ret manasına bir istifhamdır, mana da: Allah’ta, yani O’nun birliğinde şüphe yoktur, demektir. "Sizi çağırıyor": Peygamberler ve kitaplarla, “sizi günahlarınızdan bağışlaması için": Ebû Ubeyde şöyle demiştir: "Min” edatı zaittir, tıpkı: "Fema minküm min ahadin anhu haödzin” (Hakka: 47) kavlinde olduğu gibi. Ebû Zueyb de şöyle demiştir: Ey Kadın, sen ondan şikayet ettiğin zaman seni iki kat sevgi ile cezalandırdım, Seni benden önce iki kat cezalandıran olmamıştır. Burada: Min ahadin geçmişse de ahadün demektir. "Sizi belli bir süreye kadar ertelemesi için": O da ölümdür, mana da: Size acele ile azap etmez, demektir. "Kalu = dediler": Yani peygamberler, "in entüm": Yani siz değilsiniz, demektir. "Ancak bizim gibi bir insansınız": Yani sizin bize bir üstünlüğünüz yoktur. Âyette geçen sultan: Delil, manasınadır. Peygamberler de dediler: |
﴾ 10 ﴿