7

Şüphesiz biz, yeryüzündeki şeyleri onların (insanların) hangisi amel yönünden daha güzeldirler deneyelim diye bir süs kıldık.

"Şüphesiz biz yeryüzündeki şeyleri kıldık":

Bunda da dört görüş vardır:

Birincisi: Onlar erkeklerdir, bunu da Said b. Cübeyr, İbn Abbâs'tan, demiştir.

İkincisi: Âlimlerdir, bunu Mücâhid, İbn Abbâs’tan rivayet etmiştir. Bu iki görüşe göre

"ma” "men” yerinde kullanılmıştır; çünkü kapalı (müphem) vaziyettedir. Bunu da İbn Enbari, demiştir.

Üçüncüsü: O, yeryüzündeki her şeydir, bunu da Mücâhid, demiştir.

Dördüncüsü: Bitkiler ve ağaçlardır, bunu da Mukâtil, demiştir. Mücâhid’in görüşü daha geneldir; içine bitkiler, sular, madenler vs. girer.

Eğer:

"Yeryüzündeki bazı şeylerin çirkin olup ona süs olmadığını görüyoruz?” denirse.

Cevap şöyledir: Eğer biz: Maksat belli bir şeydir, dersek, mana şöyle olur: Biz yeryüzündeki bazı şeyleri onun için süs yaptık; böyle - ce genel söylenmişse de manası özeldir. Eğer: Onlar erkekler ve Âlimlerdir, dersek, ibadetleri veya Haliklarına delaletleri için denilmiş olur. Eğer: Bitkiler ve ağaçlardır, dersek, bunların yeryüzü için giysi ve süs yerinde olmasındandır. Eğer: O, üzerindeki her şey için geneldir, dersek, Halikına delalet etmesindendir. Sanki onlar bu bakımdan onun ziyneti olmuş olur.

"Onları denememiz için": Yani halkı sınamak için, demektir.

Mana da: Onlara denek muamelesi yapmak için olur.

İbn Enbari şöyle demiştir: Kim:

"Yeryüzündeki şeylerden bitkiler kastedilmiştir, derse, lineblüvehüm’deki hüm zamiri yerde sakin olanlara ve o ziyneti müşahede edenlere râci olur. Kim de:

"Yeryüzündekiler": Erkeklerdir, derse, hüm zamiri "ma"ya râci olur, çünkü o da cemi (çoğul) manasınadır, âyetin manası da şöyledir: Onları deneyelim de şu mu yoksa bu mu diye hangisinin daha güzel amel ettiğini görelim.

Hasen de şöyle demiştir: Hangisi dünyaya daha az kıymet veriyor, diye. Biz de âyet üzerinde, Hûd suresi, âyet 7’de dört mana zikretmiş bulunuyoruz. Sonra Allah, bütün halkına onların yok olacaklarını bildirip:

7 ﴿