49

Hayır, o (Kur’ân), kendilerine ilim verilenlerin sinelerinde apaçık âyetlerdir. Âyetlerimizi de ancak zâlimler inkâr ederler.

"Hayır, o apaçık âyetlerdir":

Kapalı şekilde söylenen şey hususunda da iki görüş vardır:

Birincisi: O, Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’dir.

Sonra Kelâmın manasında da iki görüş vardır:

Birincisi:

Mana şöyledir: Hayır, ehl-i kitabın kendi kitaplarında, Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem okuryazar değildir, o ümmidir, diye bulmaları, onların ezberlerinde apaçık âyetlerdir. Bu, İbn Abbâs, Dahhâk ve İbn Cüreyc’in görüşlerdir.

Mana şöyledir: Hayır, Muhammed kendilerine ilim verilen ehl-i kitabın göğüslerinde apaçık âyetlerin sahibidir; çünkü onu sıfat ve özellikleriyle buluyorlar.

İkincisi: O Kur’ândır, ilim verilenler de: Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem zamanında Kur’ân’ı ezberleyenler ve onu sonraki nesillere aktaranlardır. Ezber ancak bu ümmete verilmiştir, onlardan öncekiler ancak bakarak okurlardı. Kitabı kapattıkları zaman ezberlerinde kalmazdı, ancak peygamberler bundan müstesna idiler. Bu da Hasen’in görüşüdür.

Burada zâlimlerden murat edilenler hususunda da iki görüş vardır:

Birincisi: Müşriklerdir, bunu da İbn Abbâs, demiştir.

İkincisi: Yahudilerin kâfirleridir, bunu da Mukâtil, demiştir.

49 ﴿