8

Kendi içlerinde düşünmediler mi ki, Allah, gökleri, yeri ve ikisinin arasındaki şeyleri ancak hak ile ve belli bir süre ile yaratmıştır. Şüphesiz insanların çoğu Rablerine kavuşmayı mutlaka inkâr ediciler.

"Kendi içlerinde düşünmediler mi?": Zeccâc, manası şöyledir demiştir:

"Evelem yetefekkeru feyalemu", "feyalemu” lâfzı atılmıştır, çünkü kelâmda ona delalet eden şey vardır.

"Ancak hak ile": Yani hak için ve hakkı yerme getirmek için, demektir,

"belli bir süre ile": o da ceza vaktidir

"Şüphesiz, insanların çoğu Rablerine kavuşmayı mutlaka inkâr ediciler":

Mana şöyledir: Lekafirune bilikai rabbihim, be öne alınmıştır; çünkü o, kafirune’ye bağlıdır;

"inne"nin haberine bağlı olanın da lamdan önce gelmesi câizdir. “Lâm” ın haber geçtikten sonra gelmesinin câiz olmamasında ise nahivciler arasında ihtilaf yoktur. Meselâ: İnne zeyden lekafırün billah, demen câiz değildir: çünkü “Lâm” ın hakkı ya müptedanın yahut haberin başına veyahut ta müpteda ile haberin arasına gelmektir. Zira o, cümleyi teldi eder.

Mukâtil:

"belli bir süre ilekavlinde şöyle demiştir: Göklerle yerin varacağı bir eceli vardır, o da kıyamet günüdür.

"Şüphesiz insanlardan çoğu": Yani Mekke kâfirlerinin demektir,

"Rablerine kavuşmayı": Yani öldükten sonra dirilmeyi

"inkâr edicilerdir".

8 ﴿