28

Ey o peygamber, eşlerine de ki:

"Eğer siz dünya hayatını ve süsünü istiyor idiyseniz, gelin size boşanma bedellerini vereyim ve sizi güzelce salıvereyim".

"Ey Peygamberin hanımları...": Tefsirciler şöyle demişlerdir: Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in hanımları ondan dünya malı islediler; ondan daha fazla nafaka istediler, birbirlerini kıskanmakla ona eziyet ettiler. Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem de onlardan bir ay ayrıldı, yüksek odasına çekildi, orada kaldı. Bunun üzerine bu âyet indi. O gün dokuz hamını vardı: Âişe, Hafsa, Ümmü Habibe, Şevde, Safiye el - Hayberiyye, Meymune el - Hilaliyye, Zeynep bint Cahş ve Cüveyriye bint el - Haris. Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem indi, onlara âyeti sundu; Âişe’den başladı; o da Allah ve Resûlünü seçti, sonra da: Ya Resûlallah, seni seçtiğimi kadınlarına söyleme, dedi. O da: Allah beni tebliğ edici olarak gönderdi, baskıcı olarak göndermedi, dedi. Ben de bu seçme hadisini el - Hadaik ve el - Muğni kitaplarında uzunluğuna anlatmış bulunuyorum.

Onları hangi hususta serbest bıraktığında iki görüş vardır:

Birincisi: Onları boşamakla yanında kalmak arasında serbest bıraktı. Bu da Âişe radıyallahu anha'nın görüşüdür.

İkincisi: Onları dünyayı tercih edip ayrılmak veya ahireti tercih edip tutmakla serbest bıraktı; onları boşama hususunda serbest bırakmadı. Bunu da Hasen ile Katâde, demişlerdir.

Onları serbest bırakma hususunda da üç görüş vardır:

Birincisi: Onlar kendisinden nafakalarını artırmasını istediler.

İkincisi: Onlar kıskanmakla kendisini rahatsız ettiler. İki görüş de tefsirde meşhurdur.

Üçüncüsü: Kendisi dünya mülkü ile ahiret nimeti arasında serbest bırakılıp da ahireti seçince, kadınlarının da öyle olması emredildi. Bunu da Ebû'l - Kasım Saymeri nakletmiştir.

"Ümetti’künne": Boşama bedelidir, salıvermekten maksat da: Boşamadır. Biz de bunu Bakara: 231 ’de zikretmiş bulunuyoruz.

28 ﴿