35Şüphesiz Müslüman erkekler ve Müslüman kadınlar, mü’min erkekler ve mü’min kadınlar, itâat eden erkekler ve itâat eden kadınlar, sadık erkekler ve sadık kadınlar, sabırlı erkekler ve sabırlı kadınlar, mütevazı erkekler ve mütevazı kadınlar, sadaka veren erkekler ve sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkekler ve oruç tutan kadınlar, namuslarını muhafaza eden erkekler ve muhafaza eden kadınlar ve Allah’ı çokça zikreden erkekler ve kadınlar, (işte) onlar için Allah bir bağış ve büyük bir mükafat hazırlamıştır. "Şüphesiz Müslüman erkekler ve Müslüman kadınlar": İniş sebebinde beş görüş vîirdır: Birincisi: Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem’in hanımları: "Neden sadece mü’min erkekler zikrediliyorlar da hiçbir konuda mü’min kadınlar zikredilmiyor?” dediler. Bunun üzerine bu âyet indi. Bunu Ebû Zabyan, İbn Abbâs’tan rivayet etmiştir. İkincisi: Ümmü Seleme: "Ya Resûlallah, erkekler zikrediliyor, bizse zikredilmiyoruz, dedi; bunun üzerine bu âyet ile "içinizden hiçbir amel edenin amelini zayi etmem” (Al-i İmran: 195) kavli indi. Bunu da Mücâhid, demiştir. Üçüncüsü: Ümmü Umare diyor ki: "Ya Resûlallah, anam babam sana kurban olsun, neden erkeklerden bahsediliyor da kadınlardan bahsedilmiyor?” dedim. Onun üzerine bu âyet indi. Bunu da İkrime, demiştir. Mukâtil b. Süleyman'da: Bunu ümmü Seleme ile Ümmü Umare dediler; bu âyet de onların demeleri üzerine indi, demiştir. Dördüncüsü: Allahü teâlâ Resul’ünün hanımlarını zikredince Müslüman kadınları onların yanlarına girip: Siz zikredildiniz, bizse zikredilmedik; eğer bizde hayır olsa idi, biz de zikredilirdik, dediler. Bu âyet bunun üzerine indi. Bunu da Katâde, demiştir. Beşincisi: Esma bint Umeys, Habeşistan’dan dönünce, Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem’in hanımlarının yanına girdi: "Bizim hakkımızda Kur’ân’dan bir şey indi mi?” dedi. Onlar da: Hayır, deyince, Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem’e geldi: "Ya Resûlallah, kadınlar, zarar ve ziyan ettiler” dedi. O da: "Neden?” dedi. Esma da: Onlar erkekler gibi zikredilmiyorlar, dedi. Bunun üzerine bu âyet indi. Bunu Mukâtil b. Hayyan, demiştir. Ayetteki lâfızların tefsiri de çeşitli yerlerde geçmiştir: Bakara: 45, 109, 129; Ahzab: 31; Al-i İmran: 17,181; Yûsuf: 88; Enbiya: 91. |
﴾ 35 ﴿