18Onlar ki, sözü dinleyip de en güzeline tabi olurlar. İşte onlar Allah’ın hidayet ettiği kimselerdir ve işte onlar saf akılların sahipleridir. Sonra onları niteleyip: "Onlar sözü dinlerler” dedi. Bunda da üç görüş vardır: Birincisi: O Kur’ân’dır. Bunu da cumhûr, demiştir. Buna göre âyetin manasında birkaç görüş vardır ki, biz de onları A’raf: 145’te: "Kavmine onun en güzelini almalarını emret” âyetinde şerh etmiş idik. İkincisi: Bütün sözlerdir, sonra bunun manasında da iki görüş vardır: Birincisi o, bir mecliste bir cemaatle oturup da onların konuşmalarını dinleyen kimsedir; duyduklarının güzeli ile amel eder ve onu gittiği yerde konuşur. Kötülüklerinden de göz yumar onu kimseye açmaz. Bunu da İbn Saib, demiştir. İkincisi: Müseyieme bir Kur’ân getirip kâhinler de yaldızlı boş sözler ortaya koyunca, mü'minler bunlarla Allah kelâmını ayırıp Allah’ın kelâmına tabi oldular, onların bâtıll sözlerini terk ettiler. Bunu da Ebû Süleyman Dımeşki, demiştir. 8 8 - Üçüncü görüşü söylemedi, belki bu ikisi ile yetinmiştir. Muhakkikin notu. |
﴾ 18 ﴿