10

O kimseler ki, inkâr ettiler ve âyetlerimizi yalanladılar, işte onlar, orada ebedi kalıcılar olarak ateşin arkadaşlarıdır. Orası ne kötü varış yeridir.

"Yevme yecmaukum": Bu,

"letübasünne sümme letünebbeünne bima amiltüm” kavli ile mensubtur.

"Sizi toplantı günü için toplar” o da kıyamet günüdür. Ona böyle denilmesi, onda cinlerin, insanların, gök halkının ve yer halkının toplanmasındandır.

"İşte bu aldanma günüdür": Teğabün ğabn’den tefaül babındandır, o da şansı kaçırmaktır.

Ona aldanma günü denmesinden ne murat edildiğinde de dört görüş vardır:

Birincisi: Ne kadar kâfir varsa mutlaka onun cennette bir yeri vardır; ona da mü’min mirasçı olur, işte o zaman kâfir aldanmış olur. Bu manayı Ebû Salih, İbn Abbâs’tan rivayet etmiştir.

İkincisi: Cennet halkının cehennem halkını aldatmasıdır, bunu da Mücâhid ile Kurazi, demişlerdir.

Üçüncüsü: O mazlumun zalimi aldattığı gündür; çünkü mazlum dünyada aldatılmış idi, ahirette ise aldatıcı olur. Bunu da Maverdi zikretmiştir.

Dördüncüsü: O kâfirin imanı terk etmesiyle aldandığının, mü’minin de iyilikte kusur etmesinin meydana çıkmasıyla aldandığının meydana çıktığı gündür. Bunu da Sa’lebî zikretmiştir.

Zeccâc şöyle demiştir: Bu, alışverişe misal olarak zikredilmiştir; tıpkı şunlar gibi:

"Ticaretleri kâr etmedi” (Bakara: 16),

"Size bir ticaret göstereyim mi?” (Saf: 10). Bundan sonrası açıktır.

"Yükeffir anhu seyyiatihi": Nâfi, İbn Âmir ve Mufaddal da Âsım’dan, ikisinde de nun ile "nükeffir” "nudhilhü” okumuşlardır. Kalanlar ise ye ile okumuşlardır.

10 ﴿