7Bel ile göğüs kaburgalarının arasından çıkar. "Yahrucu min beynis sulbi vet-terâib": İbn Mes’ûd, İbn Sîrin, İbn Semeyfa ve İbn Ebi Able, şadın ve “Lâm” ın ikisinin de zammı ile "sulubi” okumuşlardır ki, erkeğin belinden ve kadının kaburgalarından çıkar, demektir. Ferrâ’ da şöyle demiştir: Belden ve göğüsten çıkar. Şöyle de denilmiştir: Bu iki şeyin arasından çok hayır çıkar, yani bu ikisinden çıkar, demektir. "Terâib” lâfzında da üç görüş vardır: Birincisi: Gerdanlığın takıldığı yerdir, bunu da İbn Abbâs, demiştir. Zeccâc şöyle demiştir: Bütün dilciler teraib’in göğüste gerdanlığın yeri olduğunda müttefiktirler, ispat için İmrulkayls’in şu beyitini delil getirmişlerdir: Balık etlidir, beyaz tenlidir, etleri gevşek değildir, Göğsü ayna gibi parlaktır. Ben şeyhimiz dilci Ebû Mansur’dan, beyitte geçen secencel’in, Rumca ayna olduğunu okudum. Gümüş külçesi diyenler de olmuştur. Secencel: Safrandır, diyenler ve altın suyudur, diyenler de vardır. Beyit: "Bissecenceli” şeklinde de rivayet edilmiştir. İkincisi: Teraib: Eller, ayaklar ve gözlerdir, yine bunu da el - Avfi, İbn Abbâs’tan rivayet etmiştir. Üçüncüsü: O göğsün sağında dört kaburga ve solunda dört kaburgadır, bunu da Zeccâc nakletmiştir. |
﴾ 7 ﴿