12

"Mücrimlerin, Rableri huzurunda, "Ya Rabbi, gördük, İşittik. Şimdi bizi dünyaya geri gönder de, güzel amel ve hareketlerde bulunalım. Çünkü artık biz, kat'î inananlarız" diye diye, başlarını eğdikleri zaman bir görsen...".

Allahü teâlâ, onların Rablerine döneceklerini belirtince, bu beyanıyla da, dönüşte olacak şeyleri kısaca bildirmiştir. Bu, "Onların hallerini görüp, mahcübiyyetlerini müşahede etmiş olsaydın... (çok hayreti mucip bir şey görmüş olurdun)" demektir.

Ayetteki terâ (görsen) kelimesinin, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in kalbini yatıştırmak için, ona bir hitap olması mümkündür. Çünkü onlar, yalanlayarak ona eziyet vermişlerdi. Yine bunun herkes için genel bir hitap olması da muhtemel olup, tıpkı bir kimsenin, hususî oluşu kastetmeksizin, "Falanca cömert bir insandır. Ona bir an bile hizmet etsen, sana ömür boyu iyilikte bulunur" demesi gibidir. Ayetteki, "Rableri huzurunda" tabiri de, bu mahcûbiyyetin derecesini ve şiddetini anlatmak içindir. Çünkü kul, Rabbine karşı kötülükte bulunup, sonra onun huzuruna varıp durduğunda, son derece bir pişmanlığa düşmüş olur.

Ayetteki, "Rabbim, gördük, işittik" ifadesi, "Onlar, yâ Rabbi gördük ve işittik" diyordu" manasına olup, burada "diyerek" ifadesi, onların alabildiğine pişmanlığa düşmüş olduklarına bir işaret olmak üzere hazfedilmiştir.

Çünkü büyük mahcubiyet, sahibinin konuşmaya güç yetiremediği mahcubiyyettir. Bu, "Ya Rabbi, hasrı gördük, peygamberin sözlerini dinledik. Şimdi bizi, sâlih amelde bulunabilmemiz için, dünya yurduna geri gönder" demektir. Onların, sözleri ise, "Şu anda artık kesin iman ettik. Fakat fayda verecek olan, iman ile birlikte amel-i salihin olmasıdır. Ancak amel-i salih, insan mükellef tutulduğu zaman yapılır. Mükellef tutulma da dünyada olur. Binâenaleyh amel-i salihte bulunabilmemiz için dünyaya geri gönder" demek olup, onların bâtıl (yanlış) sözlerindendir. Çünkü, amel-i salih iman da ahirette yapılırsa makbul olmaz. Şöyle de diyebiliriz: Bundan murad, şirki kabul etmeyişleridir. Çünkü onlar, "Biz, müşrikler değildik" (Enam, 23) demişlerdir. Bundan dolayı onlar, "Başımıza gelenler, amel-i salihi yapmamış olmamız sebebiyledir. İmana gelince, biz dünyada iken kesin inanmıştık. Biz, müşrik değildik" demişlerdir.

Cehennemin Lüzumu

12 ﴿